Neysek o’yuz!..


Dört gün önce, yani 29 Mart 2009 tarihinde milletin hür iradesiyle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı seçtiği Mustafa Akaydın’a hitaben bu köşeden bir yazı yazıp, şöyle seslenmişim:
“Sayın Akaydın bana üç ay süre verin hele bir koltuğa alışayım demişsiniz. Benden sana 6 ay. Altı ay sonra kendi partilin CHP’lilerle kavgaya tutuşup, yine partilin Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ve Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in tecrübelerini yok sayıp, bir birinize girmezseniz ben bir şey bilmiyorum.”
Bizi yanılttın mı?
Hayır..
Önce seni tam, “Bitti” denildiği anda kolundan tutup CHP’nin Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapan Deniz Baykal’a diklenip, onu cıscıplak soymakla tehdit ettin mi?
Ettin..
Ardından Evcilmen daha sonra da Böcek ile ağız dalaşlarında bulundun mu?
Bulundun..
Zamanın il başkanı Özer Ülken’le düğün salonlarında bile bir birinize düşman gibi baktınız mı?
Baktınız..
Senin seçim propagandalarında zatıalinize destek verdi diye, seçildikten sonra kendisine EKDAĞ Genel Müdürlüğüne getirip, maaş bağlayıp, aklın sıra diyetini ödediğin Yıldıray Sapan ile Döşemealtı ve Aksu toplantılarında boğaz boğaza girdin mi?
Girdin..
Peki tüm bunları yapan sen, daha seçildikten 4 gün sonra bizim yazdığımız gibi, “Altı ay süre” konusunda bizi yanılttın mı?
Hayır..
Ve tarih 7 Nisan 2009..
“Yaparsa hoca yapar yalanlarıyla göreve geldi. Bakalım 5 yılda bu kentin içerisine mi yapacak, yoksa hakikaten bir şeyler yapabilecek mi göreceğiz. Zira her icraatının amansız takipçisi olacak, kent adına yaptığı güzellikleri alkışlayacak, çirkinliklerini bıkıp usanmadan kamuoyu ile paylaşmaktan çekinmeyeceğiz” diye yazmışız.
4.5 yılı aşkın süreçte, Akdeniz Manşet Gazetesi olarak Akaydın’ın yüzlerce kez yanlışını dile getirmişizdir getirmesine de, dün 12 sayfalık gazetemizde yaptığımız gibi şöyle eleyerek bazı başlıkları ele alacak olursak.
1- Büyükşehir’e rüşvet baskını demiş miyiz?
Demişiz..
2- Utanç Belediyesi başlığını atıp, bir çalışanının rüşvet alımını manşete taşımış mıyız?
Taşımışız..
3- Akaydın’a suç duyurusu başlığını atıp haberini yapmış mıyız?
Yapmışız..
Ve, “Hoca camiye karşı, Hem halkçı hem zamcı, Büyükşehir’e haciz şoku, Büyükşehir’de laptop skandalı, Hoca’nın borç yalanı ortaya çıktı, Özür profesörü, Eğlenceye var işçiye yok, Hanımın çiftliği, Gariban işçiler hoca kurbanı v.s, v.s”
Daha nice başlıklar altında yüzlerce kez Mustafa Akaydın ile ilgili haber yapmışız.
Eminim ki her haberimiz ile ilgili olarak da bizi anarken, “Yandaş Medya” yakıştırmasında bulunmuştur.
Yandaş olan yandaş der.
Bunu diyen Antalya’nın Büyükşehir Belediye Başkanı’nın bizim için açtığı bir tane yalan haber davası yok..
Çünkü hiçbir haberimiz yalan olmadığı gibi eksiği olup fazlası olmayan gerçek haberler de ondan.
Hiç ama hiç olduğumuzdan fazla görünme gereği duymadık.
Bu kentin bir yaşayanı ve kent menfaatlerinin peşine düşmek taraf olmaksa evet biz tarafız.
Neysek o’yuz.