Antalya Haberleri

‘Okul yemeği kamusal hak’

Antalya Okul Yemeği Koalisyonu üyeleri, 16 Ekim Dünya Gıda Günü'nde araya gelerek, her çocuğun ücretsiz, sağlıklı ve besleyici bir öğün okul yemeğine ve temiz suya erişiminin kamusal bir hak olduğuna dikkat çekti.

Abone Ol

Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Lokalinde bir araya gelen Antalya Okul Yemeği Koalisyonu üyeleri, her çocuğun ücretsiz, sağlıklı ve besleyici bir öğün okul yemeğine ve temiz suya erişiminin kamusal bir hak olduğunu vurgulayarak, bu hakkın hayata geçirilmesi için bütçeden acil kaynak ayrılması gerektiğini söyledi. Koalisyon adına basın açıklamasını okuyan Sözcü Tülin Koç, buluşmanın amacının sadece farkındalık yaratmak değil, çocukların geleceğini koruma, sosyal devletin sorumluluğunu hatırlatma ve politik iradeyi göreve çağırma eylemi olduğunu belirtti. Koç, "Bugün, 'Daha İyi Gıdalar ve Daha İyi Bir Gelecek İçin El Ele' gündeminde, her çocuğun ücretsiz, sağlıklı ve besleyici bir öğün okul yemeğine erişim hakkını savunmak; bu hakkın kamusal bir politika olarak hayata geçirilmesi ve bütçeden kaynak ayrılması talebimizi dile getirmek için buradayız" dedi.

Eğitim hakkının parçası

Tülin Koç, beslenmenin yaşam ve dolayısıyla eğitim hakkının temeli olduğunu belirterek, Anayasa ve uluslararası sözleşmeler uyarınca çocukların sağlıklı beslenme hakkının devletin güvencesinde olduğu hatırlattı. Koç, “Türkiye'de her 4 çocuktan biri yoksul, her 5 çocuktan biri açlıkla karşı karşıya. Okul yemeği olmayan çocuklar derse aç giriyor, okuldan kopuyor. Okulda ücretsiz, sağlıklı bir öğün alan çocuk okula devam eder, başarır, güçlenir, kendine güven duyar ve geleceğini kurar. Dünyada 100’ü aşkın ülkede 466 milyon çocuk okulda ücretsiz yemek yiyor” diye konuştu.

‘Temiz suya erişim de hak’

Beslenmenin yanı sıra, temiz içilebilir suya erişimin de kamusal bir hak olduğuna dikkat çeken Tülin Koç şunları söyledi; “Yoksulluk kader değildir; kamusal politika tercihidir. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı, illerde de yapılandırılmış ‘Beslenme Genel Müdürlüğü’ kurulması ve bu müdürlükte gıda mühendisleri, diyetisyenler, hekimler, aşçılar ve mutfak personellerinin güvenceli istihdam edilmesi gerekmektedir. Okullarda yemekhane alanları oluşturulması, fiziki mekânı uygun olmayan bölgelerde merkezi kamusal mutfaklar kurulması. Okul yemeği hizmetinin taşerona devredilmemesi, kamu eliyle ve kamu kaynaklarıyla yürütülmesi. Her okulda temiz içme suyu altyapısının zorunlu hale getirilmesi. Bütçe görüşmelerinde okul yemeği ve temiz içilebilir su hakkının ayrı bir bütçe kalemi olarak ele alınması ve yeterli kamu kaynağının ayrılması. Okul yemeği programlarında ekolojik üretim, küçük üreticiler ve kooperatiflerin desteklenmesi şart. Programların demokratik denetime açık olması, okul aile birlikleri, sendikalar, meslek örgütleri ve sivil toplumun katılımıyla yürütülmesi ve sağlıklı beslenme ve su hakkının eğitim müfredatına entegre edilmesi ve farkındalık çalışmaları yapılması gerekmektedir.”