Çocukluğumda, gençliğimde rahmetli babamın zaman zaman, “Nerede o eski günler” deyişine ve derin derin iç çekişine şahit olurdum. Şimdilerde aynısını ben yapıyorum. Yeniye dair her şey, yeni olan her şey bana eskiyi hatırlatıyor. Özlüyorum, hem de iliklerime kadar özlüyorum eskiyi…
Bir zamanlar kavga ettiğim arkadaşlarımı, eve dönüşte annemin azarlarını, babamın sahiplenişini…
İlkokuldaki tebeşir kokularını, yan sınıftaki ilk aşkımla teneffüslerde gizlice, utanarak bakışmalarımızı özlüyorum…
Kara önlüklü, beyaz yakalıklı günlerimi özlüyorum…
Lapa lapa kar yağarken kartopu savaşlarımızı, kar tarlasına dönen okul bahçesinde ayakkabılarımızın boyası gitmesin diye çorapla maç yapışlarımızı özlüyorum…
Tatillerde gittiğim köyde çaldığım her kapıda bir ana sıcaklığı ile karşılanışımı, dünyanın en değerli varlığıymışım gibi davranılmasını özlüyorum…
Artık yeni olan her şey batıyor. Birbirinden süslü kaldırımlar, caddeler, sokaklar, binalar hiçbir anlam içermiyor benim için.
Tozlu, çamurlu o eski sokaklarımı özlüyorum…
Sahurda davulcunun peşine düşüp mahalle mahalle dolaşmalarımızı, yitip giden aşklarımı, hiç yoktan küstüğüm arkadaşlarımı, mezarına ziyarete gittiğim/gidemediğim dostlarımı özlüyorum.
Mektup arkadaşlığının yerini mail arkadaşlığı almış. Eski sevgi sözcüklerinin yerini tutmuyor yeni kelimeler...
Ramazan akşamlarında kovboyculuk oynadığımız mantar tabancalarının sesini özlüyorum…
Topaç çevirmelerimizi, aşşık, papel, bilya oynamalarımızı özlüyorum…
Hemen her evden duyulan pikap seslerini, arajmanları, türküleri özlüyorum…
Sofraya oturduğumuzda Allah ne verdiyse iştahla kaşık salladığımız o günleri, siyah-beyaz çocukluğumu özlüyorum…
Ekmeğe sürülen margarin üstüne reçeli, ahşap kutularında satılan Zile pekmezini özlüyorum…
Akşam olunca tüm mahalleyi saran kömür kokusunu, eve girdiğimde tüm vücuduma yayılan sıcaklığı, sobanın yanına uzanıp hayal dünyasına uzanışlarımı özlüyorum…
Dizine yattığım ninemin hikayelerini, o pamuk elleriyle saçlarımı karıştırışını özlüyorum…
Eskiyi, eskiden olan her şeyi çok ama çok özlüyorum…