Antalya Haberleri

'Refah payı şart ek zam kaçınılmaz’

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Türk Büro-Sen Antalya Şube Başkanı Yılmaz Danabaşoğulları, memur ve emekli maaşlarına yapılacak zammın, yüksek enflasyon karşısında yetersiz olduğunu belirterek  ek zam ve refah payının şart olduğunu söyledi.

Abone Ol

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran ayı enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre, Haziran ayında aylık enflasyon yüzde 1,37 olarak gerçekleşirken, 2025 yılının ilk altı ayındaki kümülatif enflasyon yüzde 16,67 seviyesine ulaştı. Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Türk Büro-Sen Antalya Şube Başkanı Yılmaz Danabaşoğulları, açıklamalarına göre, mevcut mevzuat uyarınca Temmuz ayında memur ve emekli maaşlarına yaklaşık yüzde 10,06 enflasyon farkı ve 2023 toplu sözleşmesinde belirlenen yüzde 5'lik ikinci yarıyıl zammı uygulanacak. Bu durum, toplamda kümülatif yaklaşık yüzde 15,56'lık bir artış öngörüyor” dedi.

Danabaşoğulları, bu artışın yüzde 10,06'lık kısmının sadece geçmiş altı aylık enflasyonun gecikmeli bir telafisi olduğunu vurguladı. Önümüzdeki altı aylık dönem için yapılan yüzde 5'lik artışın ise mevcut ekonomik koşullarda yetersiz kaldığını dile getirdi. Enflasyonun yüksek seyretmeye devam ettiği bir ortamda, maaşların altı ayda bir güncellenmesi nedeniyle çalışanların her dönemde ciddi bir alım gücü kaybı yaşadığının altını çizdi.

‘Yaşam standartları düşüyor’

Yılmaz Danabaşoğulları, maaşlara yapılan artışların fiyatlardaki sürekli yükseliş karşısında zamanla etkisiz hale geldiğini ve reel gelirlerde düşüşe yol açtığını ifade etti. Bugün itibarıyla (eş yardımı ve çocuk parası hariç) en düşük memur maaşının net 41.600 TL, ortalama memur maaşının ise yaklaşık 49.800 TL seviyesinde olduğunu belirtti. Bu artışın, memur ve emeklilerin temel tüketim ihtiyaçlarını karşılamada yaşadığı zorlukları ortadan kaldırmaya yetmediğini vurgulayan Danabaşoğulları, özellikle kira, ulaşım, gıda ve enerji gibi harcamalarda yaşanan hızlı fiyat artışlarının, maaş artışlarını gölgede bıraktığını ve çalışanların ve emeklilerin yaşam standartlarını her geçen gün daha da aşağı çektiğini dile getirdi.

Sözleşmede refah payı önceliği

Bu nedenle, mevcut artışın yeterli olmadığına dikkat çeken Danabaşoğulları, hem kamu görevlilerinin hem de emeklilerin reel gelir kaybını önlemek adına ek zam yapılmasının kaçınılmaz hale geldiğini söyledi. Hükümetin ve ilgili kamu otoritelerinin bu konuda adım atmasının, çalışanların yaşadığı ekonomik sıkıntıları hafifletmek açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Ayrıca, bu yıl yapılacak olan 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinin, sadece önümüzdeki iki yılın maaş zamlarını değil, aynı zamanda memur ve emeklilerin refah düzeylerini koruyacak yapısal düzenlemelerin de belirlenmesi açısından kritik önemde olduğunu vurguladı. Türkiye Kamu-Sen olarak bu süreçte masada kamu çalışanlarının haklarını etkin biçimde savunacaklarını ve refah payı başta olmak üzere taleplerini dile getireceklerini ifade etti. Siyasi iradenin de bu süreci sosyal diyalog zemininde, adil ve hakkaniyetli biçimde yürütmesi beklentisini dile getirdi.

‘Yapısal değişiklikler gerekiyor’

Danabaşoğulları, memur ve emekli maaşlarında yapılan düzenlemelerin, mevcut enflasyonist ortamda alım gücünü korumaktan uzak kaldığını belirtti. Yıl ortasında yapılan zamların geçici bir rahatlama sunsa da, sürekli fiyat artışları karşısında maaşların hızla eridiğini, çalışanlar ve emeklilerin geçim sıkıntısı yaşadığını söyledi. Danabaşoğulları, kalıcı bir çözüm için enflasyona endeksli zam sisteminden vazgeçilmesi, enflasyon farkının aylık olarak maaşlara yansıtılması, refah payının kalıcı bir biçimde mevzuata eklenmesi ve piyasa gerçekleri ile örtüşen bir maaş artışının sağlanması gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda hem toplu sözleşme sürecinin hem de ek zam beklentisinin, kamu çalışanlarının geleceği açısından hayati önem taşıdığının altını çizdi.