Sağlıkta dönüşüm programı kapsamında yapılan düzenlemelerin halkın sağlık hakkını elinden aldığını ve sağlık emekçilerini zor durumda bıraktığını belirten SES Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz, bu teklifin mevcut sorunları derinleştireceğini ifade etti. Başkan İçöz açıklamasında, aile hekimliği merkezlerinde mesai sonrası hizmetlerin ve özel amaçlı raporların ücretli hale getirilmesinin öngörüldüğünü, ayrıca geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarının aile hekimliğine dahil edilerek bu merkezlerin ticari işletmelere dönüştürülmek istendiğini söyledi. “Aile hekimliğinde biyoenerji, akupunktur gibi bilimsel olarak tartışmalı uygulamalara alan açılmaktadır. Bu da sağlık hizmetlerini bilimsellikten uzaklaştırmaktadır” diyen İçöz, yapılan düzenlemelerin halk sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çekti.
‘Halkın zararına olacak’
Teklifte yer alan bir başka düzenlemenin ise katkı ve katılım paylarına yönelik olduğunu belirten İçöz, “Katılım payı 2 TL’den 20 TL’ye yükseltilmekte, ayakta tedavi ve ilaç yazımı için vatandaşlardan her seferinde bu ücret alınmaktadır. Birinci basamaktan sevk edilenler için ise 10 TL katılım payı öngörülüyor. Ayrıca bu ücretlerin belirli oranlarda artırılma yetkisi Cumhurbaşkanlığına bırakılıyor. Bu düzenleme, halkın cebinden daha fazla para çıkmasına neden olacaktır” dedi.
‘ASM’ler ticarethaneye dönüştürülüyor’
İçöz, sağlık hizmetlerinin giderek ticarileştirildiğini ve bunun bir sonucu olarak aile sağlığı merkezlerinin ücretli muayenehanelere dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını ifade ederek, “Yıllardır nitelikli, ücretsiz ve erişilebilir sağlık hizmeti için mücadele ediyoruz. Ancak katkı ve katılım payları, ilave ücretler sürekli artırılıyor; ilaçlar Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) kapsamından çıkarılıyor. Sağlık hizmetlerine erişim giderek zorlaşırken, sağlık emekçileri angarya çalışma, mobbing ve şiddetle karşı karşıya kalıyor” diye konuştu. Birinci basamak sağlık hizmetlerine yönelik çözüm önerilerini defalarca dile getirdiklerini hatırlatan İçöz, “Artan tepkiler nedeniyle palyatif çözümler gündeme getiriliyor. Ancak bu çözümler ASM’leri tamamen ticarethaneye dönüştürmekten öteye geçmiyor. Üstelik bilimsel olarak yararı kanıtlanmamış tıbbi faaliyetlere de alan açılmaktadır. Bu kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Destek istedi
Tüm bu sorunlara dikkat çekmek ve halkın sağlık hakkını savunmak amacıyla 2-6 Aralık tarihlerinde iş bırakma eylemi gerçekleştireceklerini duyuran İçöz, bu eylemin yalnızca sağlık emekçileri için değil, aynı zamanda halkın nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetine erişim hakkı için olduğunu belirtti. İçöz, “Meslek onurumuzu, bilimsellikten uzak uygulamalara karşı duruşumuzu ve halkın sağlık hakkını savunmak için alanlarda olacağız. Halkımızı, cebinden daha fazla para çıkmasını istemeyen ve nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen herkesi eylemimize destek olmaya çağırıyoruz. 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde ASM’lerden hizmet almak için değil, sağlık hakkımıza sahip çıkmak için bizimle birlikte olun” çağrısıyla açıklamasını sonlandırdı.
ESRA ALTUNKES