Son aylarda sıklığı arttığı ifade edilen, kamuoyunda sıkça tartışılan uyuz hastalığı ve tedavisi ile ilgili ‘uyuz salgını mı var?’ konulu basın açıklamasında konuşan Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş, “Salgın yok artış var” dedi
Uyuz salgını iddialarına ilişkin, Antalya Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenlendi. ‘Uyuz salgını mı var?’ konulu basın açıklamasında konuşan Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş, özellikle son günlerde kamuoyunda sıkça gündeme gelen ve birçoğunda yanlış bilgi içeren değerlendirmelerin artması nedeni ile bilimsel bir basın açıklaması yapma gereği duyduklarını aktararak, Türkiye'de 2014 yılında görülen uyuz vaka sayısı ile 2018 ve 2019 yıllarında görülen vaka sayısı karşılaştırıldığında, son yıllarda gelen vaka sayısında artış kaydedildiğini söyledi. Prof. Dr. Akman Karakaş, “Aynı yatağı paylaşma, ortak çamaşır kullanımı yine bulaşmada rol oynar. Hastalık çocuklar arasında ve aile içerisinde kolayca yayılır” dedi.
‘Yakın temasla bulaşıyor’
Prof. Dr. Akman Karakaş, 2014 yılından itibaren kayıtlara bakıldığında 2018 ve 2019’da daha fazla olmak üzere poliklinikliklere başvurularda artış gözlenmesi üzerine bilgilendirme amaçlı toplantı düzenlediklerine dikkat çekerek, “Akarlar grubundan bir mite olan, Sarcoptes scabier'nin neden olduğu, yaygın ve şiddetli kaşıntı ile karakterize bir hastalıktır. Yanlış tanı ile çok sık atlanabilen hastalık, hangi yaşta olursa olsun özellikle geceleri artan şiddetli ve
inatçı kaşıntısı olan her hastada akla gelmelidir. Tüm yaşam siklusu insanda geçen parazitin dişisi 0,3-0,4 mm uzunluğundadır. Tek bir parazit yaklaşık 4-6 haftalık yasam süresi içinde ortalama 1 cm'lik tünel kazar. Erişkin bir insanda ortalama parazit sayısı genellikle 10'u geçmez. Yolcuklarda ise 20 kadar sarkopi bulunur. Diğer yönlerden sağlıklı kişilerde gelişen şiddetli kaşıntı parazitlerin elimine edilmesine ve doğal olarak da sayılarının sınırlandırılmasına yol açar. Kaşınamayan bazı hastalarda durumlarda binlerce ve hatta milyonlarca parazitin bulunduğu bir şekli de vardır. Bulaşma genellikle yakın deri teması ile olur. Ancak, parazitin deriden uzaklaşmasından sonra 2-3 gün yaşamını
giysilerde sürdürmesi nedeniyle indirekt olarak bu yolla bulaşma olabilir. Cinsel ilişki erişkinlerde sık karşılaşılan bulaşma yoludur. Aynı yatağı paylaşma, ortak çamaşır kullanımı yine bulaşmada rol oynar. Hastalık çocuklar arasında ve aile içerisinde kolayca yayılır.
Gece kaşıntısı ile karakterize enfestasyonun inkubasyon süresi 3-6 hafta kadardır. Ancak etkenle daha önce karşılaşanlarda kaşıntı 24 saat içerisinde başlayabilir” diye konuştu.
Tedavi yöntemlerini anlattı
Hastalığın kolayca tanınabilmesi için klinik belirtilerin 5 bulgu şeklinde olduğunu aktaran Karakaş, tedavi yöntemlerini anlattı. Karakaş, “Yakınmaları olsun olmasın tüm aile bireyleri tedaviye alınmalıdır. İlaçlar doktarun verdiği şekilde kullanılmalıdır. Giysiler yıkanmalı hijyene önem verilmelidir” dedi. Toplantıya Antalya Tabip Odası Genel Sekreter Naci İşoğlu, yönetim kurulu üyeleri Prof. Dr. Elif Beşdereli, Kaan Taşer ve AÜ Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş katıldı.
Esra ALTUNKES
Uyuz salgını iddialarına ilişkin, Antalya Tabip Odası'nda basın toplantısı düzenlendi. ‘Uyuz salgını mı var?’ konulu basın açıklamasında konuşan Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş, özellikle son günlerde kamuoyunda sıkça gündeme gelen ve birçoğunda yanlış bilgi içeren değerlendirmelerin artması nedeni ile bilimsel bir basın açıklaması yapma gereği duyduklarını aktararak, Türkiye'de 2014 yılında görülen uyuz vaka sayısı ile 2018 ve 2019 yıllarında görülen vaka sayısı karşılaştırıldığında, son yıllarda gelen vaka sayısında artış kaydedildiğini söyledi. Prof. Dr. Akman Karakaş, “Aynı yatağı paylaşma, ortak çamaşır kullanımı yine bulaşmada rol oynar. Hastalık çocuklar arasında ve aile içerisinde kolayca yayılır” dedi.
‘Yakın temasla bulaşıyor’
Prof. Dr. Akman Karakaş, 2014 yılından itibaren kayıtlara bakıldığında 2018 ve 2019’da daha fazla olmak üzere poliklinikliklere başvurularda artış gözlenmesi üzerine bilgilendirme amaçlı toplantı düzenlediklerine dikkat çekerek, “Akarlar grubundan bir mite olan, Sarcoptes scabier'nin neden olduğu, yaygın ve şiddetli kaşıntı ile karakterize bir hastalıktır. Yanlış tanı ile çok sık atlanabilen hastalık, hangi yaşta olursa olsun özellikle geceleri artan şiddetli ve
inatçı kaşıntısı olan her hastada akla gelmelidir. Tüm yaşam siklusu insanda geçen parazitin dişisi 0,3-0,4 mm uzunluğundadır. Tek bir parazit yaklaşık 4-6 haftalık yasam süresi içinde ortalama 1 cm'lik tünel kazar. Erişkin bir insanda ortalama parazit sayısı genellikle 10'u geçmez. Yolcuklarda ise 20 kadar sarkopi bulunur. Diğer yönlerden sağlıklı kişilerde gelişen şiddetli kaşıntı parazitlerin elimine edilmesine ve doğal olarak da sayılarının sınırlandırılmasına yol açar. Kaşınamayan bazı hastalarda durumlarda binlerce ve hatta milyonlarca parazitin bulunduğu bir şekli de vardır. Bulaşma genellikle yakın deri teması ile olur. Ancak, parazitin deriden uzaklaşmasından sonra 2-3 gün yaşamını
giysilerde sürdürmesi nedeniyle indirekt olarak bu yolla bulaşma olabilir. Cinsel ilişki erişkinlerde sık karşılaşılan bulaşma yoludur. Aynı yatağı paylaşma, ortak çamaşır kullanımı yine bulaşmada rol oynar. Hastalık çocuklar arasında ve aile içerisinde kolayca yayılır.
Gece kaşıntısı ile karakterize enfestasyonun inkubasyon süresi 3-6 hafta kadardır. Ancak etkenle daha önce karşılaşanlarda kaşıntı 24 saat içerisinde başlayabilir” diye konuştu.
Tedavi yöntemlerini anlattı
Hastalığın kolayca tanınabilmesi için klinik belirtilerin 5 bulgu şeklinde olduğunu aktaran Karakaş, tedavi yöntemlerini anlattı. Karakaş, “Yakınmaları olsun olmasın tüm aile bireyleri tedaviye alınmalıdır. İlaçlar doktarun verdiği şekilde kullanılmalıdır. Giysiler yıkanmalı hijyene önem verilmelidir” dedi. Toplantıya Antalya Tabip Odası Genel Sekreter Naci İşoğlu, yönetim kurulu üyeleri Prof. Dr. Elif Beşdereli, Kaan Taşer ve AÜ Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş katıldı.
Esra ALTUNKES