Antalyaspor, Süper Lig’in 25’inci haftasında Kasımpaşa’yı 2-1 mağlup ederek Emre Belözoğlu yönetimindeki ilk iç saha galibiyetini aldı. Teknik adamın takımın başındaki altıncı maçında ikinci kez kazanması, Antalyaspor adına kritik bir eşik oldu. Belözoğlu yönetiminde şu ana kadar yalnızca bir mağlubiyet alan Antalyaspor, o tek yenilgiyi de hocanın takımı tanımaya fırsat bulamadığı Göztepe karşılaşmasında yaşamıştı. Kasımpaşa maçına bakıldığında en dikkat çekici değişikliklerden biri, Soner Dikmen’in ilk 11’deki yerine geri dönmesi oldu. Orta sahada takımın temposunu artıran Soner, maça damga vuran isimlerden biri oldu ve henüz 10’uncu dakikada fileleri havalandırarak takımını öne geçirdi. Bu sezonki üçüncü golünü kaydeden deneyimli oyuncu, Konyaspor’un Antalyaspor’a transferde “çalım attığını” düşündüğü Umut Nayir’den daha kısa sürede daha fazla skor katkısı vermeyi başardı. Ancak gecenin asıl kahramanı şüphesiz ki Samudio oldu. Sezonun başında Adana Demirspor karşısında parlayan ama sonrasında uzun süre sessiz kalan Samudio, bu kez bir gol ve bir asistle takımını galibiyete taşıyan isimdi. İlk golde Soner’i şık bir pasla topla buluşturduktan sonra, 42’nci dakikada harika bir kafa vuruşuyla takımının ikinci golünü attı. Bu sezon hücumda Larsson ile birlikte en çok katkı veren isimlerden biri olan Samudio’nun bu çıkışı, Antalyaspor adına sezonun geri kalanında büyük bir fark yaratabilir. Küme düşme hattının üzerine tırmanmaya çalışan bir takım için böyle oyuncuların formu belirleyici olacak.
Belözoğlu’nun disiplini
Maçı tribünden takip etmek zorunda kalan Emre Belözoğlu, kenarda olmasa da sahadaki etkisini hissettirdi. Önceki hafta Adana Demirspor maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle yedek kulübesinde yer alamayan genç teknik adam, buna rağmen yardımcı antrenörleriyle sürekli iletişim halinde kalarak takımın yönetimini sürdürdü. Maç içinde oyunculara verdiği taktiksel yönlendirmeler, Antalyaspor’un sahadaki disiplinini ve mücadele gücünü arttırdı. Belözoğlu’nun takıma yalnızca oyun anlamında değil, mental olarak da direnç kazandırdığı açıkça görülüyor. Antalyaspor, özellikle savunma anlamında çok daha organize ve bilinçli bir yapıya kavuşmuş durumda. Kadro kalitesi olarak rakiplerine göre dezavantajlı olduğu birçok maçta bile disiplinli oyunuyla fark yaratmaya başladı. Bu galibiyetle birlikte Antalyaspor, küme düşme hattından bir nebze de olsa uzaklaşmayı başardı. Ancak bu noktadan sonra işin daha da zorlaşacağını söylemek mümkün. Akdeniz ekibi önümüzdeki haftalarda Süper Lig’in en zorlu periyotlarından birine giriyor. Önce Fenerbahçe deplasmanına çıkacak olan Antalyaspor, ardından sahasında Rizespor’u ağırlayacak. Hemen sonrasında ise bir başka kritik deplasman olan Galatasaray maçı var. Bu süreç, Antalyaspor’un ligdeki kaderini belirleyecek. Eğer bu üç maçtan yeterli puan çıkarabilirlerse, sezonun geri kalanında çok daha rahat bir konuma gelebilirler.
Zorlu fikstür başlıyor
Antalyaspor için en kritik süreç başlıyor. Kasımpaşa galibiyeti moral getirmiş olsa da, önlerindeki fikstüre bakıldığında işlerin kolay olmayacağı çok açık. Süper Lig’de şampiyonluk mücadelesi veren Fenerbahçe ve Galatasaray ile arka arkaya deplasmanda karşılaşacak olmaları, bu süreçte hata yapma lükslerini ortadan kaldırıyor. İlk olarak Fenerbahçe deplasmanı, Emre Belözoğlu için ayrı bir önem taşıyor. Sarı-lacivertli takımın eski kaptanı ve teknik direktörü olan Belözoğlu, Fenerbahçe’yi en iyi tanıyan isimlerden biri. Onun oyun planının, rakibin zayıf noktalarını hedef alacağı kesin. Ancak bu deplasmandan puanla dönmek, sadece taktik değil, takımın mental gücüyle de bağlantılı olacak. Sonrasında iç sahada oynanacak Rizespor maçı, doğrudan ligdeki rakiplerinden biriyle yapılacağı için çok büyük bir öneme sahip. Eğer Antalyaspor, bu maçtan galibiyetle ayrılabilirse, düşme hattıyla arasına ciddi bir mesafe koyabilir. Hemen ardından Galatasaray deplasmanına çıkacak olan kırmızı-beyazlılar, ligin en formda takımlarından biri karşısında zor bir sınav verecek. Bu süreçte alınacak her puan, sezon sonunda altın değerinde olacak. Ancak şunu söylemek mümkün: Artık kolay kolay mağlup olan bir Antalyaspor yok. Emre Belözoğlu’nun getirdiği disiplin ve mücadele ruhu, takımın ligde kalma savaşında en büyük silahı olacak. Eğer bu ivme devam ederse, Antalyaspor sezon sonunda kümede kalmayı başarmakla kalmaz, ligin orta sıralarında daha rahat bir konuma da ulaşabilir.