Güncel

Türk-İş: Kaza değil, güvence istiyoruz 

Türk-İş Antalya İl Temsilcisi Cemil Ünal, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nde madencilerin zor koşullardaki alın teri ve fedakarlıklarının unutulmaması gerektiğini söyledi. Ünal, “Madencilerimiz alın teriyle ekonomiye can verirken, güvenli bir çalışma ortamı için somut adımlar şart” dedi 

Türk-İş Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş Sendikası 1 No’lu Şube Başkanı Cemil Ünal, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, madencilerin yerin metrelerce altında büyük bir özveriyle çalışarak toplumun temel ihtiyaçlarını karşılayan, ancak yeterince takdir edilmeyen emekçiler olduğunu ifade etti. “Madencilerimiz, oldukça zor ve tehlikeli koşullarda çalışarak ekonomimize hayat veren isimsiz kahramanlardır. Yer altının karanlık dehlizlerinde, hayatlarını riske atarak büyük fedakârlıklar yapan bu emekçiler, toplumun refahı için görünmeyen bir çaba harcamaktadır. Ancak, bu kutsal emeğin ardında yatan trajik kazalar ve kayıplar, 4 Aralık’ın yalnızca bir kutlama günü değil, aynı zamanda bir anma ve farkındalık günü olarak da değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir” diyen Ünal, madencilerin değerinin toplumsal bilince kazandırılması gerektiğini vurguladı. 

 

‘Ciddi adımlar atılmalı’ 

Madencilik sektöründe yaşanan kazaların çoğunun, yetersiz iş güvenliği tedbirleri ve denetim eksikliğinden kaynaklandığını belirten Ünal, bu alanda kalıcı çözümler üretilmesinin önemine değindi. Ünal, “Son yıllarda yaşanan birçok maden kazası, iş güvenliği önlemlerinin eksikliği ve denetim mekanizmalarının yetersizliği nedeniyle meydana gelmiştir. Özellikle kaçak ve denetimsiz maden ocaklarında çalışan işçilerimiz, hayati tehlikelerle yüz yüze kalmaktadır. Bu durum, insan hayatının değerini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Artık bu alanda ciddi adımlar atılması gerekiyor. İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin tam anlamıyla uygulanması, mevcut mevzuatın daha caydırıcı hale getirilmesi ve denetimlerin titizlikle yapılması şarttır. Aksi halde, madencilerimizin emeklerinin karşılığı olan güvenli bir çalışma ortamını sağlamak mümkün olmayacaktır” ifadelerini kullandı. Ünal ayrıca, sektörün sürdürülebilir bir yapıya kavuşabilmesi için tüm paydaşların el birliğiyle ortak bir iş güvenliği kültürü oluşturması gerektiğini belirtti. 

 

Madencileri andı 

Ünal, konuşmasında Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı mücadele eden işçilerin haklı direnişlerine de değindi. “Çayırhan Maden İşçileri ve Enerji İşçileri, yalnızca kendi hakları için değil, aynı zamanda bölge halkının ve ülkemizin menfaatlerini korumak için de kararlı bir mücadele örneği sergilemektedir. Bu işçilerimiz, ekmeklerini koruma mücadelesinin ötesine geçerek, bölgesel ve ulusal bir sorumluluk bilinciyle hareket etmektedir. Onların bu onurlu direnişi, dayanışma ruhunun en güçlü göstergelerinden biridir ve büyük bir takdiri hak etmektedir” diyen Ünal, tüm madencilerin daha güvenli ve huzurlu bir çalışma ortamına kavuşmalarını temenni etti. 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nün yalnızca kutlama değil, aynı zamanda sektördeki sorunlara dikkat çekme günü olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Ünal, hayatını kaybeden tüm madencileri rahmetle andığını ifade etti. Ünal, “Bu anlamlı gün, madencilerimizin alın teriyle geçen hayatlarını onurlandırmak ve sektörde daha iyi bir geleceğin kapılarını aralamak için bir fırsattır” diyerek sözlerini tamamladı.