ÜLKEMİZDE VERGİ SİSTEMİ

Abone Ol

Vergi Politikalarının Rolü

Türkiye’de vergi sistemi, kamu hizmetlerini finanse etmenin yanı sıra ekonomik dengeyi sağlamak ve gelir dağılımında adalet oluşturmak üzere yapılandırılmıştır. Vergi sorumluluğu esas olarak Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yönetilir 

Vergi sisteminin temel hatları; kişisel gelir vergisi, kurumsal vergi, dolaylı vergiler (KDV, ÖTV), varlık vergileri (emlak, motorlu taşıt) gibi kategorilerden oluşur.

Kişisel Gelir Vergisi: Kademeli Yapı

Vergi Dilimleri ve Oranlar

2025 yılı itibarıyla geçerli olan gelir vergisi oranları artan oranlıdır:

0–158.000 TL → %15
158.000,01–330.000 TL → %20
330.000,01–1.200.000 TL (maaş geliri için) veya 800.000 TL (diğer gelirler) → %27
1.200.000 veya 800.000–4.300.000 TL → %35
4.300.000 TL üzeri → %40 
Örneğin; 2025’te maaş geliri olan bir kişi, ilk 158.000 TL gelirinden %15 vergi öderken, sonraki dilimlerde gelir arttıkça %20, sonra %27, ardından %35 ve %40 olarak artan oranlı vergilere tabi olur.

Kümülatif Matrah ve Dilimin Etkisi

Vergi kesintileri, yıl içinde kümülatif matraha göre yapılır. Ocak ayından itibaren biriken gelir yıl sonunda toplam gelir bazında değerlendirilir. Böylece çalışan maaşı yükseldiğinde, daha yüksek dilimde vergilendirilir; dolayısıyla net maaş azalabilir. Bu durum özellikle zam ya da primi yıl ortasında alanlar için önemlidir 

Vergi İadesi ve Beyanname

Maaşlı çalışanların vergisi genelde bordrodan kesilir, ekstra beyanda bulunmalarına gerek kalmaz.

Serbest meslek sahipleri, kira geliri, yatırım geliri gibi gelirleri olanlar 1–31 Mart arasında yıllık gelir vergisi beyannamesi verir ve ödemeyi Mart ve Temmuz olmak üzere iki taksitte yaparlar 

Kurumlar Vergisi: Şirketler için Standart Yapı

Türkiye'de 2025 itibarıyla kurumlar vergisi oranı %25 olarak uygulanıyor. Ancak, 2024 sonbaharından itibaren minimum %10 kurumlar vergisi uygulaması tüm firmalar için geçerli hale geldi 

Ayrıca, küresel geliri 750 milyon Euro'yu aşan çok uluslu şirketler OECD kurallarına uyum kapsamında %15 global asgari vergi düzeyine tabi oluyor 

Serbest bölgelerde faaliyet gösteren firmalar belli koşullarda kurumlar vergisi, KDV, damga vergisi gibi yükümlülüklerden muaf olabilir 

Dolaylı Vergiler: KDV ve Özel Tüketim Vergisi

KDV Türkiye’de genel olarak %20 oranında uygulanır. Ancak, temel tüketim maddelerinde %1 ya da %8 gibi indirimli oranlar uygulanmaktadır 

Özel Tüketim Vergisi (ÖTV): akaryakıt, elektronik eşya, lüks tüketim maddeleri gibi ürünlerde uygulanır ve ürün kategorisine göre değişken oranlara sahiptir.

Kesintiler, Muafiyetler ve Teşvikler

SGK Primi ve Kesintiler

Çalışanlar %14 oranında, işverenler ise %20,5 oranında sosyal güvenlik primi öderler 

Asgari ücret gelirine belirli tutara kadar gelir vergisi ve damga vergisi muafiyeti uygulanır. 2025 içinde aylık muafiyetler 3.315 TL’den başlayıp yıl sonunda ~4.420 TL’ye kadar çıkmaktadır 

Engellilik ve Banliyö Yardımı İndirimleri

Engelli bireyler için vergi indirimi, dereceye göre 9.900 TL’ye kadar matrah indirim hakkı sağlar 

İşverenin çalışanına sağladığı banliyö yardımı (ulaşım) ve yemek yardımı belirlenen sınırlar içinde gelir vergisinden muaf tutulur; 158 TL yemek ve günlük 126 TL banliyö yardımı sınırı mevcuttur 

Diğer Teşvikler

Ar-GE harcamaları %100 gelir vergisi matrahından indirilebilir ve SGK teşviklerinden yararlanabilir. Makine ithalatlarında KDV ve gümrük vergisi muafiyetleri bulunur 

Uygulama ve Uyumluluk Süreçleri

Modern vergi sistemi büyük ölçüde dijitalleşmiş durumda. Vergi beyannameleri, SGK kayıtları, e‑fatura işlemleri e‑Vergi portalları üzerinden yürütülmektedir 

Vergi beyan ve ödeme süreleri:

Kurumlar vergisi beyan: 1–25 Nisan (ödeme: 25 Nisan)
Gelir vergisi beyannamesi: 1–31 Mart, ödeme Mart & Temmuz

KVK, Stopaj, KDV ödemeleri ise aylık ya da geçici dönemlerde formatlara göre yapılır 

Hatalı veya geç yapılan beyanlarda ciddi idari para cezaları ve ek vergi yükümlülükleri doğabilir. Bu nedenle uzman vergi danışmanlarıyla çalışmak yaygın bir uygulamadır 

Neden Bu Sistem?

Türkiye’nin vergi sistemi, gelir dağılımını dengelemeyi amaçlayan artan oranlı vergilendirme (progressive taxation) esasına dayanır. Düşük gelirli bireylerin daha az, yüksek gelirli bireylerin daha fazla vergi vermeleri hedeflenmektedir. Enflasyon bağlantılı olarak dilimler düzenli şekilde güncellenir; bu sayede "vergi tuzağı" riski minimize edilir 

Ayrıca, kurumlar vergisindeki minimum vergi uygulaması ve OECD’ye uyum gibi düzenlemeler Türkiye’yi küresel normlara yakınlaştırarak vergi tabanını genişletmeyi hedefler 

Sonuç: Vergi Uyumunun Önemi

Türkiye’de 2025 yılı itibarıyla vergisel yapı, bireylerin ve şirketlerin hem yükümlülüklerini hem de haklarını belirginleştirirken, bu sistemi doğru okumak finansal planlama, net maaş takibi ve vergi optimizasyonu açısından kritik önem taşımaktadır. Gelir düzeyi, gelir türü, muafiyet hakkı, destekleyici indirimler gibi faktörler tek tek değerlendirilerek vergi yükü en aza indirilebilir.

Vergi sistemi zamanla evriliyor; bu yüzden en güncel gelir vergisi dilimleri, kurumlar vergisi düzenlemeleri ve teşvikleri takip etmek gerek birey gerekse işletme düzeyinde mali uyumluluğu sürdürmek adına hayati önem taşır.

ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar
Zaferozcivan59@gmail.com