Umutların ertelenişi!..

Eminim ki bir gün öncesinin, yani yılbaşı modundan kurtulamayan, dünü, Pazar kılığına girmiş Çarşamba olduğunu çok sonradan anlayabilmiştir.
“Ben dahil” demek geliyor içimden ama, demeyeceğim.
Zira.,
Her zamanki gibi sabahın erken saatinde kalkıp, gazeteleri alıp, rutin yaşamımdan hiçbir şey kaybetmemiş birisi olarak benim açımdan hayat aynen kaldığı yerden devam ediyor..
Oysa 2013’ü gönderirken, “Acısı, tatlısı. Günahı, sevabı. Hem güldürdüğün hem de ağlattığının da olduğu koskoca 365 günü ne de çabuk harcayıverdik. 2014’te yaşayacağımız en kötü günlerimiz 2013’te yaşadıklarımız kadar olsun yeter. Allah sağlık ve sıhhat, ülkeme de zeval vermesin” demeyi ihmal etmedim..
Yine 2014 için, “Allah kim kimin hakkında ne düşünüyorsa, ona milyon kez fazlasını nasip etsin” desek, çok şey mi dilemiş oluruz?
Ama şu bir gerçek ki, Antalya kentini bir adım öteye götürmekten aciz.
Gelecek açısından yaşadığımız şehre küçük bir çivi çakma yeteneğinden bile yoksun..
Günlerini uyur gezer gibi geçirdiğinden dolayı, milleti de her fırsatta uyutmaktan başka bir düşünceye sahip olmayanlardan yaradanım Antalyalıları yeni yılda korusun.
Boş vaatler verip.,
En yakın rakiplerine bel altı hitaplarla saldırıp.,
Kaleminden mürekkep yerine tuvalet pisliği damlatan..
Bir amaç uğruna her yolu mubah olarak görüp..,
İftira atmaktan geri durmayan..
Yalancıdan.,
Düzenbazlardan..
Bu kenti ve bu kentte yaşayan Antalyalıları Allah milyon kez korusun..
Çünkü başka Antalya yok..
Benim açımdan dün sabaha kadar belki olabilirdi ama, sabahki 15 dakikalık Milli Piyango listesi üzerindeki göz gezintim, Bir kez daha “Başka Antalya yok” dedirtti..
Kimileri için olduğu gibi benim açımdan da açıkçası mecburiyetten..
Oysa 50 milyon lira için ne hayaller kurmuş.,
Yılbaşı günü bunu yine buradan açıkça dile getirip..,
“Yılbaşından sonra beni ortalıkta görmezseniz kimse sakın şaşırmasın” demeyi de ihmal etmemiştim.
Kürkçü dükkanı misali.
Namık Kemal bile, “Hayalle yaşayanın taaaa” demiş demesine de..
Arkasından da hemen eklemiş, “Yaşamayanın da” diye..
Her birine 12.5’ar TL verip, 5 tane milli piyango bileti aldım..
Hiçbir zaman fazlada gözümüz olmadığından büyük ikramiyenin 4’e bölünüp, sadece birinin bize nasip olmasından yanaydı beklentimiz.
Bırakın büyüğü, çekilişin en küçük ikramiyesi dahi yanı başımızdan geçmedi.
5 çeyrek biletin hiç birisine amorti bile yok.
Küçük kayınço sabahın köründe telefon açıyor.
Benim Milli Piyango ile ilgili beslediğim umutları biliyor ya.,
“Bir bilet aldım 100 TL çıktı” diye de hava atıyor..
2013 yılındaki umutlarım nasıl 2014’e taşındıysa.,
En az 15 yıldır sadece yılbaşı akşamları için aldığım Milli Piyango’nun büyük ikramiyesi ile ilgili beklentilerim de bir sonraki yeni yıl akşamına taşınmıştır.
Benimki belki boş umutlar olabilir.
Allah para uğruna yolunu sapıtıp, benliğini kaybedip, karakterini, geleceğini, şahsiyetini hiçe sayıp, kendisini üç kuruşa satanları ıslah etsin.