İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi, statik proje alanında faaliyet gösteren ve Şubeden İş Yeri Tescil Belgesi (İTB) almış üyelerinin katılımıyla kahvaltıda bir araya geldi. Antalya Valisi Hulusi Şahin’in katılımıyla gerçekleşen toplantıya mühendisler ve akademisyenler yoğun ilgi gösterdi. “Bir insanın başkalarının hayatı ile bu kadar rahat oynaması nasıl izah edilir, ben bilemiyorum” diyerek Malatya’da 6 Şubat 2023 depremlerinde yaşadığı doğrudan deneyimi paylaşan Antalya Valisi Hulusi Şahin, ihmalin bedelini şu örnekle özetleyerek, “Hatay’daki ‘Hâkim Bey Apartmanı’ riskli olduğu tespit edilmesine rağmen yargı süreçleriyle az hasarlıdan ağır hasarlıya çevrildi ve depremin 17’nci saniyesinde yıkılarak 78 kişinin yatak odasında can vermesine yol açtı. Binada doğru düzgün bir taşıyıcı kalmamıştı” dedi.
‘Bu ilçeler ciddi tehdit altında’
Vali Şahin, Antalya’nın kuzey ve güney fay hatları arasında konumlandığına işaret ederek, “Antalya, kuzeyden ve güneyden geçen fay hatlarıyla çevrili bir şehir. Kekova neden 15 metre çöktü sanıyoruz? Burası Ege’nin beşiği gibi sallanıyor” dedi. Kenti ‘depremden uzak’ görmek isteyenlere şu uyarıyı yapan Şahin, “Kumluca ve Finike gibi ilçeler ciddi tehdit altında. 2000’den önce inşa edilen binaları mutlaka gözden geçirelim; yıkılacaksa yıksın, güçlendirilecekse güçlendirsin” ifadelerini kullandı.
‘Doğru projelendirin, titiz denetim yapın’
Denetim süreçlerine de değinen Vali Şahin, “Turizm tesislerimizin yangın güvenliğinde taviz vermediğimiz gibi, yapı güvenliğinde de asla taviz vermeyeceğiz. Ortaya çıkan risk raporları ne diyorsa o uygulanmalı; aksi halde tarifi imkânsız acılar yaşanır” dedi. Toplantının sonunda inşaat mühendislerine seslenen Vali Şahin, “Antalya’nın fiziki güvenliği sizin elinizde. Doğru projelendirin, titiz denetim yapın, Japonya gibi sallanıp hayatımıza devam edelim” diye konuştu.
‘Deprem gerçeğini anlatmaktan yorulduk’
İMO Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan ise son zamanlarda yaşanan deprem afetine dikkat çekti. Akdoğan, “Maalesef biz deprem gerçeğini anlatmaktan yorulduk. Ülkemizin topraklarının yüzde 66’sı birinci ve ikinci derece deprem tehdidi altında. Yüzde 96’sı da deprem riski altında. En son 23 Nisan’da İstanbul’da bir depremle sarsıldık. Bu, 6.1 ve 6.2 olarak kayıtlara geçti ve 13 saniye sürdü. Bugün bu depremin büyüklüğü biraz daha fazla olsaydı ya da zamanı biraz daha fazla sürseydi çok daha farklı şeyleri konuşuyor olacaktık. Bizler, İMO Antalya Şubesi olarak kamusal sorumluluklarımız gereği birçok şeye seyirci kalmıyoruz. Biz taşın altına da elimizi koyuyoruz” diye konuştu.
Bilim kurulu oluşturuldu
Depremden sonra bir bilim kurulu oluşturduklarını belirten Başkan Akdoğan, Akdeniz Üniversitesi’nden akademisyenler ve meslek büyükleriyle çalışmalar yürüttüklerini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu çalışmalardan aldığımız çıktıları yapı denetimlerle, belediyelerle ve tüm kurumlarla da paylaştık. Depreme dayanıklı iyi bir proje, iyi bir yapı, doğru bir statik proje tasarımıyla başlar ve bunun daha sonrasında doğru bir denetim, doğru bir uygulama ve en sonunda da bunun periyodik olarak kontrol edilmesiyle depreme dayanıklı olarak devam eder. Biz burada en azından statik projelerin doğru tasarlanması adına çalışmalar yürüttük. Yine depremden önce ve sonra belediyelerle protokoller gerçekleştirdik. Statik projelerin kontrol edilmesinde bazı eksikliklerin olduğunu biz yıllardır biliyoruz. Bununla alakalı da başta Döşemealtı belediyemiz, Kumluca, Demre belediyemiz, Alanya, Manavgat belediyelerimiz olmak üzere birçok kurumumuzla da protokoller yapıp, bu projelerin kontrollerini İnşaat Mühendisleri Odası’ndan gerek projelerle bir sıkıntı olması halinde ise Bilim Kurulu denetletmeye başlar” dedi.