Yanlış lüksü yok
Düşme hattında bocalama dönemi yaşayan takımın yanlış lüksü bu zamandan sonra yoktur. Antalyaspor açısından söz konusu koşullar ziyadesiyle geçerlidir. Takıma gelen yeni takviyelerin giderek uyum sağladığı görülüyor ancak hâlâ puan kayıpları yaşanıyor. Son olarak ligdeki konumu yakından etkileyen maçta taktik ve teknik açıdan sorunlar yaşandı. Antalyaspor Teknik Direktörü Tamer Tuna henüz takıma tam anlamıyla hakim değil. AdisJahovic’in yokluğunda gol yollarında Podolskine kadar etkili oldu. Keza ileri de Podolski ve Sinan Gümüş nasıl kaç yıllık Antalyasporlu gibi oynadıysa savunmada Veysel Sarıda aynı performansı gösterdi. Takım olarak giderek yükselen bir ivme var. Geçen devre metal yorgunluğa düşen oyuncuların katkılarıyla birlikte galibiyetler gelecek, yeter ki Tamer Hoca doğru hamleleri doğru zamanda yapsın. Son maçta takımın gelişimi adına olumlu sinyaller hissedildi.
Antalyaspor ideal kadrosunu henüz bulamadı ama ideale yakın oyun kurgusu aşağı yukarı belli oldu. Nitekim bugünden sonra artık geri vites yok, sürekli gol arayan ve arzulayan hücum hattına sahip belki de en iyi alternatiflere sahip olan takımlardan biri oldu. Bu avantajı olumlu bir şekilde kullanacak teknik ekibin gözünü dört açması gerekiyor. Oyuncuların bireysel hataları veya isteksizlikleri değerlendirilerek geniş rotasyon en iyi şekilde kullanılmalıdır.
Antalyaspor son olarak marka değerine de olumlu katkılar sağlamaya devam ediyor. Bu anlamda Ali Şafak Öztürk yönetimi takımı teknik anlamda güçlendirdiği gibi kurumsal anlamda güçlü katkılar sağlamaktadır. Zaten başkan seçilme nedenlerinden biri takıma vizyon katmasıydı. Aradan epey bir zaman geçse de bir takım somut çalışmalar görmek memnun ediyor. Takıma gelir sağlayan her enstrümanı en iyi şekilde kullanmak gerekiyor. Bugün kulüplerin açmazına gelir olarak katkı sağlayan en önemli kalemlerden biri sponsorluklar ve Antalyaspor kulübü isim hakkını çok iyi bir işletme gücünü birleştiriyor.
Sporla kalın.