Futbolda skordan öte daha güzel ve anlamlı olan gerçekler vardır. Bunlardan biri de dostluk mücadelesidir. Takımlar sezon içinde resmi maçların dışında sezona adapte olabilmeleri için genelde hazırlık denilen aslında dostluk olarak nitelendirilmesi gereken maçlar oynamaktadırlar. Geçtiğimiz hafta ülkemizin misafir odası olarak bilinen kenti Antalya’nın iki güzide takımı resmi karşılaşmada dostluk için mücadele verdiler. Yeni adıyla Aytemiz Alanyaspor cezalı olduğundan dolayı maçını, kentin kardeş takımın stadyumu olan Antalya Arena’da oynaması iki takım arasında ebedi dostluğun bir adım daha pekiştirilmesine vesile oldu.
Bu güzel dostluğun yanı sıra süper ligde yer alan iki temsilcimizin oynadığı oyun da oldukça önemliydi. Nitekim takımların iki devrede gösterdikleri performanslar oldukça şaşırtıcıydı. Üstelik devre skorları da bu tezin nihai gerçeğini doğruluyor. Maçın kilidi orta sahada çözüldü. Takımların orta sahaları ne kadar oyunu zorladıysa bu durumu skora yansıttılar.
Takımların devre performansları arasında uçurumun olması nedeniyle karşılıklı seyir zevki açısından keyifli bir maç oldu. Bu durum aslında takımların kırılgan olduğuna işaret eden göstergedir. İki takım da henüz kadro yapısı itibariyle sezona hazır olmadıkları aşikar. Dolayısıyla takımlar, oyuncu anlamında zengin bir derinliğe sahip olsa da bazı eksiklikler sezona tam anlamıyla hazır olunmadığını gösteriyor. Her iki takım için en önemli eksiklik oyuncuların henüz fiziksel performanslarının düşük olmasıdır. Özellikle Antalyaspor geçen sezonda yer alan aynı oyuncuların bu maçı açık ara koparması beklenirken, ikinci yarıda skorun da avantajıyla ayakları yerden kesilmiş gibiydiler.
Alanyaspor Teknik Direktörü Hüseyin Kalpar ve talebelerini bu lige taşıyan en önemli unsur disiplinli oyun anlayışı, görüldüğü üzere son dakikanın önemine biraz daha vurgu yaptı. Dolayısıyla bu galibiyetin Aytemiz Alanyaspor adına bir şans olmadığını, aksine son anlarda gösterdiği mücadelenin hakkını almıştır. Tabi Alanyaspor’un bu ligde kalıcı olması için en önemli unsurlardan biri de 90 dakika boyunca istikrarlı mücadele etmesidir. İlk iki haftada farklı senaryolar yaşayan bu takımın bunlardan ders çıkarıp, önündeki her maça farklı hazırlanması gerekiyor. En büyük eksikliklerinden biri de kaleci Haydar’ın talihsiz başlangıcıdır.
Antalyaspor açısından çıkarılması gereken derslerin başında şüphesiz maçın 90 dakika olduğudur. Oynadığı iyi futbolu son dakikalarda rakibe armağan ettiğini ve puanların yabancıya gitmediği için bu maç için göz ardı edilebilir, ancak diğer maçlarda asla böyle bir olayın yaşanmaması için kalıcı önlemler alınması gerekir. Özellikle en güçlü yönü olan orta sahanın direncinin düşmesi, sadece oyuna etki etmekle kalmıyor skoru da aleyhine çevirebiliyor. Makoun-Zeki-Yekta üçlüsüne mutlaka direnç kazandıran rotasyonları Antalyaspor Teknik Direktörü Jose Morais ele almalıdır. Veyahut bu oyuncuların fiziksel antrenmanlarını daha da artırmalıdır.
Sonuç olarak mücadelenin kazananı da kaybedeni de bu ebedi dostluk mücadelesinden önemli dersler çıkarmalıdır. Oyuncular sahadaki tavırlarıyla dostluk hikayesine katkı verdikleri için teşekkür ederim. Bu derbinin kazananı Antalya olmuştur.
Sporla kalın.