Antalyaspor’da teknik direktör Ersun Yanal ile birlikte gelişen oyun modelinde savunma anlayışı giderek ofansife doğru evirilmeye başladı. Geçen devre savunma noktasında oldukça sıkıntı içinde olan takımın artık takım savunmasındaki başarısı konuşuluyor. Nitekim savunma anlayışında o kadar ileri gidildi ki rakibin golünü bile artık Antalyasporlu oyuncular kendi kalesine atıyor. Savunma anlayışı odaklı futbolun mayasından geçen haftalarda yararlanıp son dokuz haftanın en az gol yiyen takımı olarak ön plana çıktık. Şimdi ise artık bu oyunu daha ileriye taşımanın adımları ve sinyalleri son maçta ortaya çıktı. Hem de takımın gol bölgesinde önemli eksiği olmasına rağmen topla oynama yüzdesinde ilerleme kaydedildi.
Antalyaspor topla oynamaktan çok topu rakipte iken, rakibin oyununu bozmaya yönelik stratejiyle kamuoyunda olumsuz eleştiriler alsa da, söz konusu oyunda epey başarılı neticeler alındı. Bu nedenle takımlar düzeyinde futbolun daha çok strateji olduğu yeniden hatırlandı. Hafızalara kazınan savunma anlayışını Antalyaspor daha da güçlendirerek önce rakibin oyununu bozuyor daha sonra yakaladığı fırsatları skora yansıtıyordu. Ancak son maçlarda deplasmandaki kupa maçı dahil topu ayağında ve hatta üçüncü bölgede oyunu sahiplenen bir takım görüntüsü vardı. Keza topu ayağında tutabilen yetenekli oyuncuların, bu maçta daha çok sorumluluk aldığı da hissedildi. Özellikle Amilton ve Fredy yanı sıra Doğukan biraz daha final paslarını veya rakip alandaki karar mekanizmasını geliştirebilirse daha önemli katkılar gelebilir.
Uzun zamandır santrafor bölgesindeki oyuncuların kısır performansından bahsederken, attığı gollerle Orgil maçın skorunu tayin etti. Ama rakip kaleye usta işi vuruş yaptı. Golcü oyuncuda bitiricilik nasıl olur bunu kanıtlarcasına topu önce yumuşatıp sonra vurdu. Bu iki hareketi birlikte yapıp golü atması maçtaki ince detaylardan biriydi.
Antalyaspor artık rakiplerin giderek daha iyi hazırlanması gereken takımlarından biri olarak ligde göz dolduruyor. Bu nedenle oyun stratejisinde teknik ekibin sürekli kendini yenilemesi ve rakibe göre hazırlanması maçlarda hissediliyor. Dolayısıyla teknik ekibin dinamizmi sahada oyun anlayışına da sirayet ediyor. Savunma yapan takımdan topu ayağında tutup, oyuna yön veren bir takım olmak hiç de kolay olmayacak. Belki ilerleyen maçlarda birkaç gelişim sancısı yaşanabilir.
Sporla kalın.