Antalyaspor Süper Lig biletini alır almaz transfer çalışmalarına ağırlık verdi. Camia olarak şampiyonluk sevinci yaşarken, bir anda dünyaca ünlü yıldızlar kulüp ile anılmaya başlandı. Bunlardan mutlu sona ulaşan tek isim Samuel Eto’o oldu. Takıma kazandırılamayan diğer isimleri burada açıklamaya gerek yok. Şu da kabul edilmeli ki Eto’o transferi bir başarıdır. Tabi ki bu transferde önemli rol oynayan ancak kulüpte herhangi yetkisi olmayan menajer Metin Korkmaz’ın kim olduğunu gölgeleyemez.
Geçtiğimiz günlerde duayen yazarımız Şifa Çiçek bu menajerle ilgili endişelerini köşesinden dile getirdi. Bunun üzerine ben de kimdir bu adam neyin nesidir derken? Arama motorlarından detaylı araştırma sonucu açıkçası pek de iyi haberlere rastlamadım. Aslında bu ismi sorgulayarak vakit kaybetmek yerine neden yönetim de yer alan gençlere fırsat verilmiyor ya da iç kaynak kullanımında ne kadar verimli olduğumuzu tartışmak daha önem kazandıracaktır. Böylesine bir gündem oluşturmak için tanınmayan kişiler yerine güvenilen isimler tercih edilmelidir.
Kadro mühendisliği için ekip oluşturmak yerine kim olduğu belli olmayan menajerlere dünya masraf yapılıyor. Menajerler de transferlerde işin bir parçası olabilir ama bu takımın kendi kaynaklarından sağlanmalıdır ki federasyon da bunu yasal olarak altını çizmiştir.
Gültekin Gencer görünen o ki kurumsallaşma anlamında sınıfta kalmıştır. Bunlar her zaman dile getiriliyor. Ancak uygulamada tembel ya da kendi başına buyruk olunduğundan maalesef sonraki zamanlarda bu olumsuz durumlar takımın başına iş açıyor. Öte yandan sezon için de zaten takımın eksiklikleri değerlendirilirken gelen başarıyla birlikte hepsi uçup gidiyor. Halbuki bu kronik sorunların aşılması Antalyaspor’un gelecek kalıcı başarıları adına oldukça önemli olduğunu ifade etmekte yarar var.
Yönetimde kurumsallaşma nasıl olmaz biliyor musunuz?
Her göreve gelen bir değişiklik olsun diye kişisel tercihleri doğrultusunda takıma çomak sokarsa ortada ne huzur kalır ne de başarı. Önce hali hazırdaki takımına güvenmeli. Yoksa geçen sene sportif direktör Ali Rıza Yılmaz örneğindeki garabetin önüne geçemeyiz. Hatalar, mutlak ders çıkarmak için en iyi yol göstericidir.
Sporla kalın.