Haftalardır kötü gidişe dur demek isteyen, Antalyaspor'un rakibi Gaziantepspor.
Hafta içi deplasmanda Fenerbahçe önünde 4'lük olmuşuz.
Adamlar biraz sıkıştırsalar, biraz becerikli olsalar 7-8 falan olup dönecektik Antalya'ya.
Tabi şimdi sorsan mevcutlara, bizim rakibimiz Fenerbahçe değil falan derler.
O yüzden mevzuyu uzatmaya gerek yok.
Dönelim cumartesi günkü karşılaşmaya.
Antalya'da hava sıcaklığı mevsim üstü.
Pırıl pırıl bir hava..
Maç saati 16:30.
Kısaca akşam işini olana, hafta sonunu o saat için değerlendirmek isteyene mükemmel bir zaman geçirme fırsatı.
Heeeeee....
Asıl filim şimdi başlıyor tabi.
Her platformda Antalyaspor Başkanı Gültekin Gencer şu kadar kombine, bu kadar passollig sattık diyor.
Peki şimdi soruyorum NETİCE?
Stadın yarısı bile değil.
Çeyreği doluyor.
Takımın antrenörü, hem oyunculuk hem teknik direktörlük yapıyor.
Zemin daha devre olmadan içler acısı.
Haftalardır tek galibiyetin var.
Tüm bunların üstüne Gaziantepspor'dan alınan 1 puana razı oluyorum.
Şimdi...
Antalyaspor yönetimin ilk görevi bu takımı mental ve fiziksel olarak toparlayacak antrenörü getirmesi.
Bu zamana kadar şöhreti bol. Katkısı olmayan Baros'ları , Semih'leri , Samet Aybaba'ları hepimiz izledik.
Sonucunda bir alt lige düştük.
Bu tür hatalardan uzak seçimler yaparak.
Devre arası, yaraya merhem olacak antrenörün, Antalyaspor'un başına getirilmesi şart.
Yeter ki geçmiş dönemlerdeki hatalara düşmeyelim.