Ne demiştik? Alt yapı uyuyor. Çok geçmeden cevap geldi.
Ne uyuması, uyurken horluyoruz diyeni de oldu.
Uyuyana değil uyutturana bak diyeni de.
Konu alt yapı olunca haliyle herkesin söyleyeceği bir kaç cümle oluyor.
Ama işin enteresan tarafı kimse suçu üstüne almıyor.
Antrenörlerle konuşuyorum yöneticilerin iş bilmezlikleri yüzünden Antalya dan ne antrenör ne oyuncu yetişiyor diyorlar. Hatta konu öyle bir yere geliyor ki;
geçen yıl Kepez?in alt yapı sorumlusu olarak gelen şahıs ortaya atılıyor ve ekleniyor.
?Sezon kapanmadan yollandı. Hem de kimsesiz çocuklar gibi havaalanından tek başına? diyorlar.
Eee.. Haksız da sayılmazlar.
?Dönelim bu seneye? diyorlar. ?Dönelim? diyorum bende.
?Aynı hatayı dışarıdan alt yapının başına antrenör getirmekle Büyükşehir yapıyor? diyorlar.
Devam ediyorlar; ?Şimdiden anlamsız kurallar geldi bile?
Velilerin veya diğer antrenörlerin antrenmanı izlemesi yasak.
?Eski köye yeni adet getirmenin anlamı yok? diyorlar.
Dinliyorum...
Herkes haklı tabi kendine göre diyorum.
Antrenörler, yöneticileri suçlarken oyuncularla sohbet ediyorum. Onlar daha da dertli.
Bu sefer plak tam tersine dönüyor. Oyuncular da antrenörlerinden mutsuz.
Dedim ya kimse suçu üstüne almıyor. Herkes birilerini suçluyor diye.
Herkesi dinliyorum.
Söz sırası bana geliyor.
CEVAP;
Antrenörlük emek isteyen bir iş. Minik takımdan oyuncuları alıp genç statüsüne varana kadar birlikte tutup başarı elde edebiliyor musun, o zaman bravo diyorum.Yoksa iyi oyuncuları bir kulüpte yada okulda topla haliyle şampiyon ol. Sonrada başarılı antrenör.
Öyle yağma yok. Zamanında bunları yapanlar acaba şimdi nerede?
Emek harcanmadan kazanılan suni başarının geleceği olmaz.
Bu yüzden dışarıdan antrenör gelmesini istemiyorsanız ilk önce sisteminizi günü birlik değil uzun vadeli koyacaksınız. Burada en büyük görev de yöneticilere düşüyor.
Getirmiş oldukları antrenörlerle uzun süre birlikte olacaklar ki, başarı yakalansın.