Maç başlamadan önce vur kır parçala bu maçı kazan.
Maç başlayınca ne şiş yansın ne köfte.
Yenemiyorsan yenilme!
Doğrusu yanlışı tartışılır.
Fakat alınan 1 puan öyle ya da böyle iyi olmuştur.
Düşme riskimiz bu saatten sonra kalmamıştır.
Antalyaspor adına istenilen sıralamada yerimizi alarak altımıza bir çok takım aldık.
Matematiksel bazı şeyler bitmese de mantık olarak düzlüğe çıktığımızı söyleyebiliriz.
Maç içinde olup bitenler…
1- Takımın en golcüsü geçen hafta 3 puanı getiren adam Deniz Kadah yedek.
Hafta içi olan bitenden dolayı varsa sıkıntı bilelim.
Yoksa böyle kritik bir maçta neden oynamadı akılarda soru işareti?
2- Doukara, canı isterse rakip defansı yıpratıyor. İstemezse oynamıyor.
Şartlar neticesinde gelen adam.
Onu biliyoruz. Neden aldınız diye kimseyi de suçlama hakkımız yok.
Fakat Antalyaspor santrforu ne yazık ki değil.
Seneye finansal sıkıntıları kulüp olarak giderirsek daha iyisi alınmalı.
3-Hafta içi gerek rakip takım oyuncusuna bilenmek. Gerek rakip takıma karşı galip gelme isteği. Gerek ise bulunduğumuz durumdan dolayı taraftarın uzun zamandan sonra bu kadar kenetlendiğini gördüm.
Anladık ki Antalyaspor seyircisi sadece başarıya endeksli bir taraftar grubuna sahip değil.
İşler iyi gitmiyor iken bile takımına sonuna kadar sahip çıkabiliyor.
Toparlayalım;
İç huzursuzluk şu durumdaki Antalyaspor’a yakışmıyor.
Başta teknik direktör Hamza Hamzaoğlu olmak üzere bir basın toplantısı düzenleyerek akıllardaki soru işaretlerini gidermeli.
Kulaktan duyarak haber yapmak bizlere yakışmaz.
Hocanın söyleyecekleri önemli.
Antalyaspor önemli bir kulüp burada oynamak, burada yaşamak, burada teknik direktör olmak.
Hatta burada Başkan olmak herkese nasip olmaz.
Kıymetini bilmeyenleri bilmek en doğal hakkımız!