Ziraat mühendisi Vahap Tuncer..
Dün sosyal medyadan, “Salda’ya kıymayın efendiler” başlıklı bir yazı paylaştı..
Yazısında; önceki gün Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un, “Salda Gölü korumaya alınarak Millet Bahçesi’ne dönüştürülecek” açıklamasına tepki gösteriyor..
Ve “istemezükçü” kesim, koro halinde iktidara verip veriştiriyor..
…
HEPSİ “İNSAN” İÇİN
Bunları size aktaracağım..
Ama önce şu “Salda ve Millet Bahçesi” konusunu anlamamız gerek..
…
Çeşitli ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Burdur'a giden Bakan Kurum, Salda Gölü’ndeki koruma alanını artıracaklarını söyleyerek, gölün millet bahçesi yapılacağını açıkladı..
“Amacımız çevreyi korumak ve insan güvenliği” dedi..
Şu açıklamayı yaptı:
“Millet Bahçesi Projesi çerçevesinde bu bölgeye gelen turist ve vatandaşımızın bungalov evlerde, kafeteryalarda dinlenmesi, yürüyüş yollarında, gezinti alanlarında gezmesini sağlayacak birçok düzenlemeyi de bu proje kapsamında yapacağız..”
Gölün etrafında bisiklet yolu projesi yapılacağını da aktaran Kurum, böylece vatandaşın burada vaktini en güzel şekilde keyifle geçirebileceğini söyledi..
…
Ama, burada en önemli şey nedir biliyor musunuz?
Zaman zaman gazete ve televizyonlarda haber olarak izlediğimiz o pislikleri, çöp yığınlarını, boğulma risklerini bir daha görmeyecek olmamız..
Ayrıca..
Salda Gölü sadece “doğal bir güzellik” değil..
Aynı zamanda bir ucu uzaya dayanan “bilimsel araştırmalar”ın da yapıldığı bir yer..
Yani; Salda Gölü’nün bir “koruma alanı” haline getirilmesi gerçekten çok önemli..
…
VE “İSTEMEZÜKÇÜ” KAFA
Gelelim Vahap Tuncer’in paylaşımına..
Fakat önce onu tanıyalım..
Vahap Tuncer, ziraat mühendisi..
7 dönem Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı olarak görev yaptı..
Şu anda özel danışmanlık yapıyor..
Vahap Tuncer aynı zamanda CHP Antalya İl Başkanlığı için Ahmet Kumbul’la yarışmış bir CHP üyesi..
Yani; iktidar ne yaparsa yapsın, “kötülemeyi, itibarsızlaştırmayı” hedefleyen, iktidarın her yaptığına (halkın yararına mı değil mi demeden) karşı çıkan ve “yapılmasını istemeyen” istemezükçü bir zihniyetin temsilcisi..
…
Şu paylaşımı yapmış:
“Türkiye'nin Maldivler'i Salda Gölü’nün çevresine 300 dekarlık alanda Millet Bahçesi yapılacakmış.. Kentlerimizdeki betonlaşmanın baş sorumlusu TOKİ tarafından yapılan millet bahçelerinin gelecekte ne olacağı meçhul.. Saray tarafından planlanan Kriterleri ve yönetmeliği belli olmayan bu bahçeler bir siyasi projeden ibarettir.. Proje gerçekleşirse 2 milyon yıllık bu doğal güzellik tehdit altına girecektir. Doğal güzellikleri kendine yeten bu tabiat parkına yapılacak en büyük iyilik bu haliyle korunmasıdır..”
…
Dikkat ettiniz mi?
Bildiği bir şey yok, sadece varsayıma dayalı şüphelerini dile getirmiş..
Ve doğal olarak iktidar karşıtı ne kadar CHP’li varsa, Tuncer’i desteklemiş ve “koro” halinde iktidara vermiş veriştirmiş..
…
ÖRNEK “ATATÜRK PARKI”
“Aman doğal güzellik bozulmasın, insan eli değmesin, rantçılara peşkeş çekilmesin” lafları ortaya atıldıkça aklıma hep en yakınımızdaki örnek, “Atatürk Parkı” gelir..
Hem Salda’yı, hem Boğaçayı’nı ve benzerlerini, hem de bu istemezükçüleri anlamanız için Atatürk Parkı’nı size anlatmam gerek..
Falezlerin üstünde, büyük bir çoğunluğu “çalı” olan yeşillikler içinde bir yerdi..
Ama o “karanlık” parka girmek yürek istiyordu..
“İnsan eli değmediği” için, madde kullananların mekanı haline gelmişti..
Hemen her gün yaralama ve saldırı olayları meydana geliyordu..
“İnsan eli” değince ne oldu?
Çalılıklar yok edildi, ağaçlarla yeşillendirildi, araç ve yaya yolları-parkları yapıldı, aydınlatıldı, şimdi insanların keyifle oturduğu cafeler restoranlar dolup taşıyor
Ne madde bağımlısı kaldı ne de herhangi bir saldırı olayı..
Atatürk Parkı şu anda Antalya’nın en nezih ve en çok gidilen yerlerinden biri haline geldi..
…
ÖNCE SÖYLEYENE BAKIN
Demek ki neymiş?
“İnsan eli” değmeyen, “insan ayağı basmayan” yerler insanlara ait olamıyormuş..
Bakın Boğaçayı Projesi de bir çeşit Millet Bahçesi..
Hem bataklıklar kurutuldu, hem sel baskınları önlendi, hem de Konyaaltı “insanların yararlandığı” enfes bir güzellik ve kazandı..
Salda Gölü de bunlardan farklı olmayacak..
…
Güzellikler yaşamak istiyorsanız..
“Önce lafı söyleyene bakın, sonra lafa bakın” derim..