Son zamanlarda meydana gelen olaylar canımızı çok yaktı. 2 yaşındaki Sıla bebeğin istismara uğraması ve güzel Narin’in hayattan koparılması, daha nice çocuk.
Bunu yapanlar ve susanlar, “Siz hangi ruh halindesiniz?” Ya da kendinize insanız diyebiliyor musunuz?
Keşke hayattan koparılan güzel Narin başka bir yere defnedilseydi de huzur bulsaydı. Yazık hepimizin vicdanı sızlarken, o köydeki insanlar hepsi de akraba nasıl sustunuz. Bir de namaz kıldınız. O da yetmedi, oturup karınlarınızı doyurdunuz.
Keşke önce ahlaklı insan olmayı öğrense insanoğlu. Çocuklarına ahlaklı ve dürüst insan olmayı öğretseler. Okunması gereken Kuran’ı hakkıyla okuyup anlasalar işte o zaman vicdanlı birer insan olurlar. Vicdan sahibi olduğu için hiçbir canlıya zarar vermez, ahlaklı insan olduğu için hiç kimsenin ırzında gözü olmaz.
İnsanlar ne ara bu kadar kötü oldu? Küçücük çocuğa tecavüz nedir ya. Gerçekten midem ve ahlakım kaldırmıyor. Kimse çocuğunu dışarı bırakamayacak mı? Şimdi okullar açıldı. Ne yapacak veliler? Tüm işlerini güçlerini bırakıp çocuklarını sapıklardan, katillerden mi korumaya çalışacak.
Bizim zamanımızda Din ve Ahlak Bilgisi dersi vardı. Oldukça da güzeldi. Dinini öğrenirken ahlaklı bir insan olmayı öğreniyordun. Saygı ve sevgi vardı. Kimse kimsenin çocuğunu öldürmez, tecavüz etmezdi. Bunun ahlaksızlık olduğunu bilirdi. Küçücük çocuklar ya evlendiriliyor ya da okuma hakları ellerinden alınıyor.
Sürekli olarak, özellikle kız çocuklarının 9 yaşında evlenebileceği yönünde açıklamaları var. Durum böyle olunca artık toplum bozuldu. Toplumun ahlak yapısı bozuldu. Dinimizde haram olan şeylerden hiç söz edilmiyor. Mesela hırsızlık, ırz düşmanlığı, kul hakkı gibi konuları topluma anlatması gerekenler hiç oralı bile olmuyor.
Birileri haksız kazanç elde ediyor, tepsilerde altınlar, saçlarda dolardan bigudiler, kara para, vergi kaçırma vs. 45 yılla yargılanırken bir bakıyorsun serbest kalmışlar. Üstelik dalga geçer gibi açıklamaları var. En ilginci de hala bu tür cahilleri takip eden yeni cahiller var.
Sonuç mu ne; adaletin olmadığı yerde bugün yaşadığımız sosyal sorunlar ortaya çıkıyor. Birileri haksız kazançtan zengin oluyor, birileri de çocuk yaşta hayattan koparılıyor.
Evet, ben eski Türkiye’yi özlüyorum. Mütevazı ve saygılı gençlerimizi özlüyorum. Bayramlarda kapımızı çalıp şeker toplayan o güzel çocukları özlüyorum.
İnsanlığı ve vicdanı özlüyorum.