Dönem dönem modalaşan hastalıklar oluyor. Bir duyuyoruz ki herkes Depresyonda, bir duyuyoruz ki herkes Panik Atak.
Panik Atağı bilen de bilmeyen de kendine (hiçbir doktor muayenesi olmadan) böyle bir yakıştırma yapabiliyor –ki inandığınız şeyi yaşarsınız-. Ya da Panik Atak rahatsızlığı olana çevresindekiler uygun olmayan yaklaşımlarda bulunabiliyor. Bu sebeple önce Panik Atak nedir buna değinelim istedim.
Panik Atak; Beklenmedik bir anda gelişen, kişiyi alarma geçiren, kişinin yaşam kalitesini düşüren Anksiyete Bozukluğudur. Beynimizin tehlikelere karşı bir kendini koruma mekanizması vardır. Korku çok normal bir duygu olmasına rağmen kişide bu mekanizmanın, sinyalleri en yoğun hissedilip 10 dakika ya da daha kısa süre boyunca panik yaşama durumudur.
Belirtileri: Çarpıntı, Gögüste Ağrı - Sıkışma
Nefes Alamama, Boğulur gibi Olmak
Üşüme / Terleme,
Titreme / Sarsılma
Yoğun Ölüm Korkusu / Kendini Kaybetme Korkusu
Baş Dönmesi / Bayılacak gibi olmak
Uyuşma / Karıncalanma gibi belirtiler varsa mutlaka destek almalısınız.
Panik atağın süreğen olması hali var bir de Panik Bozukluk olarak adlandırdığımız. Bu da “beklenti dediğimiz”; panik atak geçireceğim korkusu ile her bedende yaşadığımız değişimi atağa dönüştürme durumudur. Sık sık atağı tekrarlar. (Ki atak tek başına hastalık değildir, Panik Bozukluk olduğunda hastalık diyebiliriz.)
Peki, Nasıl Başedebiliriz?
Hastalığı iyi tanıyın.
Derin nefes almayı öğrenin.
Atak gelecek diye düşündüğünüzde zihni oyalayın.
Telkin geliştirin.
Beden sinyallerine kulak vermeyin.
Vücuttaki her sinyali atak belirtisi olarak değerlendirmeyin.
Bir uzman yardımı almaktan çekinmeyin.