Son yıllarda maddi manevi kandırılan insan özellikle de kadın sayısı o kadar çoğaldı ki duyduğumuzda toplum olarak içimiz acıyor.
Birçok kadına duygusal yönden yaklaşılıp maddi manevi istismar edildiklerini bazılarını görsel ve yazılı basında gördük görmeye de devam ediyoruz.
Ama kendilerinin daha çok yıpranmamaları aile ve evladı olanlarda onları düşünerek adliyeye ve basına yansıtmadığı o kadar çok maddi manevi istismar olayı var ki inanın insanın içi sızlıyor.
Önce yazımın başlığındaki ‘Sülün Osman’dan bahsedeyim.
Sülün Osman, ülkemizin ilk hayal satan dolandırıcılarının başında geliyor. İstanbul’daki Galata Köprüsü’nü, tarihi şehir saatlerini, birçok tarihi konağı kendisinin gibi gösterip birilerine defalarca satan bir sahtekar.
Son yıllarda ise bazılarının kendi mesleklerinin cazibesinden faydalanarak, bazılarının ise kendilerini bambaşka kurumlarda üst düzey konumda göstererek o meslek üzerinden kendisine referans çıkartıp birçok kadını maddi manevi istismar ettiklerini görüyoruz.
Hatta bazıları yüz yüze tanış olup güven sağlayarak bu maddi manevi istismarlarını gerçekleştirirken bazıları ise internet vasıtasıyla sosyal medya üzerinden tanıştığı kadınları kendilerine hava veren mesleklerde göstererek büyük maddi vurgunlar vurabiliyor.
Üzücü olanı ise kandırılan kadınların bazıları ise o kadar çok güveniyor ki bu sahtekarlara evladının bankadaki eğitim geleceği parayı bile gönderebiliyor.
Bunun yanı sıra kendisini herhangi bir kurumda sözü geçen biri gösterip bazı kadınları orada işe aldırabileceğini söyleyerek o kurumun üst düzey yöneticilerine söylediğini söyleyip maddi manevi istismar edip sonra o üst düzey yöneticinin kendisine yanlış yaptığını söyleyip suçu o insana atarak kendi istismarlarına devam ettiklerini de görüyoruz.
Sülün Osman gibi hayal sahtekarlarının ortalıklarda bolca dolaştığı günümüzde özellikle bazı kadınların daha dikkatli daha araştırıcı daha seçici olmalarının yanı sıra başka birileri için kendilerinin yalanlarına devam etmek isteyenlerin yalanlarına inanmamaları gerekiyor.
Birçok kadının bu tür tuzakları güya onları düşünür gibi yapan yakından uzaktan çevresinden veya tanıdığını zannettiği bambaşka insanların söylediklerine itibar etmeden inanmadan yaşamlarına devam etmeleri daha sakin etki altında kalmadan kendisinde sahte güven uyandıran sahtekarlara ve her söylenene inanmamalarıyla bunlardan uzak kalabilir.
Gönlünüz hakiki dostluk ve sahtekarca düzenlenen inandırıcı rol yapan tiyatrocu gibi oynayanlardan uzak kalplerin sevgileriyle dolsun.