Bazen dünyanın bir ucundaki yaşanmışlıklar bize bir şekilde yansır. Bu yaşanmışlıklardan iki tanesi Güney Amerika ülkesi Bolivya'dan.
1900'lü yılların başında, Avrupalı bir şapka üreticisi şirket kendisine pazar olarak Bolivya'yı seçmiş. Milyonlarca aynı modelde ve standartta şapka üretip Bolivya'ya getirmiş ve satışa sunmuşlar. Ancak erkekler için üretilen şapkalar, Bolivyalı erkeklerin kafalarına küçük gelmiş. Bunun üzerine Avrupalı şapka üreticisi firma bir uyanıklık yaparak, "Biz bu şapkaları Bolivyalı kadınlar için üretmiştik" diyerek piyasaya bir kez daha girmiş. Fakat bu sefer de Bolivyalı kadınlar şapkalara ilgi göstermemiş.
Bu durumu fark eden firma, bir başka uyanıklık yaparak, bu şapkaların Avrupa'da moda olduğunu ve Avrupalı kadınlar tarafından kullanıldığını söylemiş. Bunun üzerine Bolivyalı kadınlar, bu şapkaların Avrupa'da moda olduğuna inanarak büyük bir ilgi göstermiş ve satın almışlar. Bu moda, 2000'li yıllara kadar sürmüş. Ancak günümüzde, Bolivyalı genç kızlar ve kadınlar bu modaya ilgi göstermemeye başlamış. O tür şapka kullanan kadınların sayısı oldukça azalmış ve bu ürünler piyasadan çekilmiş. Böylece uzun yıllar süren bir moda tarihe gömülmüş. Bolivya'dan dünyaya yayılan ikinci özel haber ise, dişçiden korkan küçük çocuklar için özel olarak eğitilen terapist köpekler. Dişçiden korkan küçük çocuklar, dişçi koltuğuna oturduğunda terapist köpek, çocuğun kucağına oturuyor. Çocuk köpeği sevmeye ve okşamaya başladıkça, dişçi koltuğunda yaşadığı korkuyu unutuyor. Böylece, diş hekimi de rahatça tedavi yapabiliyor ve amacına ulaşmış oluyor.
Gönlünüz ve kalbiniz, sahte ‘oldu-bitti’lerle değil, size gerçek anlamda terapi gibi gelenlere yakın olsun.
