Günümüzde hayatımız sosyal yaşamın yoğunluğu ve hareketliliği içinde geçmekte.
Hayatın zorunluluklarından dolayı sosyal yaşamın içinde bulunmamız bazen istem dışı bazen de isteyerek olur.
Belirli sürelerle sosyal hayatın bizde bıraktığı gerek fiziksel gerekse düşünsel bize yapılan maddi manevi istismarlara dur deme istemimizden dolayı yorgunluklardan bıkkınlıklardan uzaklaşmak isteriz.
Böyle dönemlerde olabildiğince ya tamamen ya da minimum şekilde kendimizi sosyal hayattan soyutlama yapmamız "sosyal yaşam diyeti" olarak adlandırılır.
Çeşitli nedenlerden dolayı sosyal yaşama karşı biraz daha temkinli yaklaşımımız sosyal yaşamın hareket sirkülasyonunu yavaşlatmamız fiziksel ve ruhsal durağanlığa çevirmemiz bizi rahatlatan bir uygulama olarak görülür.
"Sosyal yaşam diyetinde" vücudumuz fiziksel ve ruhsal yenilenme adeta sıfırlama yapılarak sıfırdan yenilenerek sosyal yaşamın bazı ögelerinden hızlılığından kendimizi uzak tutmuş oluruz.
"Sosyal yaşam diyetinde" daha net daha dingin daha verimli kararlar alıp kendi lehimize kararlar almak daha kolay olur.
Çünkü sosyal hayatın bol hareketliliğini yavaşlattığımızda etrafımızda her şeye dahil edilmek istenmemize set çekerek hayatın girdaplarından sonu belli olmayan maceralarından uzaklaşmamız "sosyal yaşam diyetiyle" mümkündür.
"Sosyal yaşam diyeti" bizi daha enerjik yapar üzerimizdeki ruhsal fiziksel her türlü sıkıntılarımızdan uzaklaştırır.
Gönlünüz ve kalbiniz "sosyal yaşam diyeti" ile kendisine enerjisini yansıtan insanlarla olsun.