Dünya’da olduğu gibi ülkemizde de Kovid salgınının etkilediği sektörlerin başında tarım geliyor. Tarım sektörünün güçlü olması için destekleme çok önemli. Çiftçilerimizin üretimine yansıyacak desteklemelerden birisi de gübrelere yapılacak teşviklerdir.
17 Şubat tarihinde yapılan Bakanlar Kurulu sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan açıklamada, gübreye verilen desteğin %100 arttırıldığı belirtildi. Buna göre buğday, arpa, çavdar, yulaf gibi hububat ürünlerinde destek 16 liraya çıkarılıyor. Nohut, zeytin, pamuk ve diğer ürünlerde destek ise 8 liraya yükseltiliyor. Organik ve organo mineral gübre desteği ise 20 liraya çıkartılmış durumda.
Tarım Bakanlığı internet adresine göre hazırlanan bazı ürünlerde yapılan destek miktarlarını çizelgede görebilirsiniz.
ÜRÜNLER | 2020 Desteği (TL/da) | 2021 Yılı Desteği (TL/da) |
Buğday, arpa, çavdar, yulaf, tritikale | 8 | 16 |
Çeltik, kütlü pamuk | 4 | 8 |
Nohut, kuru fasulye, mercimek | 4 | 8 |
Patates | 4 | 8 |
Yağlık ayçiçeği, soya | 4 | 8 |
Dane Mısır | 4 | 8 |
Kuru soğan, kanola, aspir, yaş çay, fındık, yem bitkileri | 4 | 8 |
Zeytin | 4 | 8 |
Diğer ürünler | 4 | 8 |
Organik ve organomineral gübre | 10 | 20 |
Gübre destekleri çiftçimiz açısından oldukça büyük önem taşıyor. Özellikle de aşırı maliyet artışları karşısında %100 artış önemli. Yeterli mi derseniz bence değil. Özellikle diğer tarımsal girdilerdeki maliyetleri de düşününce tarıma daha fazla destek sağlanması gerekiyor.
Gübre desteklerindeki artışların temel nedeni ithalattan kaynaklanıyor. Türkiye’de gübre üretiminde kullanılan hammadde açısından dışa bağımlı durumdayız. Ayrıca üretimimiz tüketimi karşılamadığından gübre ithalatı yapıyoruz. 2019 yılı rakamlarına göre 4,6 milyon tonu aşan üretim yaparken, 6 milyon tonun üzerinde tüketimimiz bulunuyor.
Yapılan üretimin yaklaşık %50’sini amonyum nitrat (%26, %33) ve üre, tüketimin ise yaklaşık %45’ni %26’lık amonyum nitrat ve üre oluşturuyor.
Azotlu gübreler bitkisel üretimde kullanılan başka gübrelerin yapımında da kullanılıyor. Bundan dolayı ithalat kaynaklı gübre sektöründe döviz artışları fiyatlar üzerinde baskı yapmaktadır.
Ancak birçok girdi temininde olduğu gibi gübre sektörünün denetlenmesi gerektiğini altını çizmek isterim. En basit örneğini, dövizde gerçekleşen düşüşlerde ucuzlamayan gübrelerden verebiliriz.
Unutmayalım, tarımsal üretimde suistimallere karşı yapılan denetlemeler de bir destekleme modelidir.