Geçtiğimiz hafta sonu Döşemealtı ilçesinin bazı bölgelerini gezinti amacıyla ziyaret ettim. İlk durağımız Ekşili Göleti idi. Orman içerisinden geçerek göletin olduğu yere geldik ve kısa bir süre dinlendik.
Göletin suyu azalmış. Malum, yaz aylarında yağış yok ve su seviyesi oldukça düşmüş. Göletin kıyısında balık tutmaya çalışanlar vardı.
Açıkçası daha fazla su olduğunu düşünmüştüm. Suyun bulunduğu bir bölgenin de daha nezih bir ortama sahip olacağını tahmin etmiştim. Maalesef yanılmışım.
Göletin çevresi ve ziyaretçilerin piknik yaptıkları alanlarda çöpler vardı. İnsanlarımız içtikleri suyun boş şişesini çevreye atmışlar. Tükettikleri yiyeceklerin ambalajları yine ortalıktaydı. Arı kovanı tamirinin ardından kalan tahta parçaları kirleticiler arasındaydı.
Dikkatimi çeken bir başka konu ise yangınlara karşı acaba gereken önlem alınabiliyor mu? Elimizi kolumuzu sallayarak gittik. Her taraf orman ve iğne yapraklı ağaçlardan düşen kurumuş yaprakçıklarla kaplı. İzin vermeseler de gitmesem derim…
Köylü çocuğu olarak köylerde dolaşmayı seviyorum. Geri dönüşte bazı köyleri dolaşarak Kırkgöz Han ve Kırkgöz Göleti’ne ulaştık. Kırkgöz Han yıllar önce ziyaret ettiğimiz gibiydi. Kiralanan firmanın görevlisi vardı. Ancak bilgilendirme eksikti. Küçük bir tanıtım broşürü bile yoktu. Selçuklulardan kalan bu yapının tanıtılmasının önemli olduğunu düşünüyorum ki bu bölgede başka bazı hanlar, kervansaraylar var.
Kırkgöz Göleti ise yine yıllar öncesi gibiydi. Hatta daha kötü durumdaydı. Açıkçası pislik içindeydi. Göletin içinde su şişeleri, poşetler vb. birçok atık vardı. Artık gölet kokuyordu. Bizim insanlarımız kendi güzelliklerine sahip çıkmak yerine bozmayı tercih ediyor. Duyarsızlık insani vasıfların eksik olduğunu gösterir..
Bu göleti besleyen birçok su kaynağı var. Buradan süzülen sular başka kaynakları besliyor.
Göletin hemen yanında bulunan eve benzeyen binada bir işletmeci vardı. Ayrıca burada mangal yakılmasına da izin veriliyor. İnsanların ziyaretine açık bir yer. Buna rağmen görülen kirlilik hiç yakışmıyor. Oraya temizlik adına katkısı olmayan bir kişinin bırakılması kurtarıcı olmamış.
Açıkçası bu bölge ile doğrudan sorumlu hangi kurum tam olarak bilemiyorum. Bana göre çok da önemli değil. Önemli olan kirlilik. Döşemealtı’na, Antalya’mıza yakışmaması daha önemli.
Sorumlu olan kurumlarımız daha sorumlu davransa, Kırkgöz Göleti tertemiz hale gelse ve ziyaretçiler akın akın buraya gelse Döşemealtı’nı daha cazip hale getirmez mi?
Göletin acilen temizlenmesi gerekiyor. Temizlenmiş gölet içerisinde küçük tekne turları ile doğal yaşama yakından tanıklık edilebilir.
Göletin içerisindeki Nilüfer çiçeğinin güzelliği ter tertemiz su ve çevre ile dikkat çekici hala gelecektir. Farklı kuşların ziyareti artacaktır. Kuş gözlemcileri bölgemizin reklamını yapacaktır.
Amacı sadece para olan işletmeciler yerine bir kamu kurumunun sahiplenmesi daha doğru olacaktır. Bana göre Döşemealtı Belediyesi bu alanı değerlendirmeli.