Akdeniz sahil kuşağında seracılık faaliyetleri kısa bir aranın ardından tüm hızıyla yeniden başladı. Seracılığın başkenti olarak da bilinen Antalya’da üreticiler yüksek bir maliyetle üretime başlıyorlar.
Eğer üretim yapılacak alanın sahibi iseniz, biraz daha avantajlı olabiliyorsunuz. Eğer üretim alanını kiralayacaksanız yüksek bir maliyet ile karşılaşıyorsunuz. Kiralama şeklinde üretim yapan çok fazla üreticimiz var.
Bir dekar plastik sera alanının kirası plastik örtü ile kaplı ise 15-20 bin TL arasında değişiyor. Bu fiyatlar seranın yeniliğine, yüksekliğine veya modernizasyonuna göre değişiyor. Sera üzerinde plastik örtü yok ise daha ucuza bulunabiliyor.
Sera örtüsü ise gerçek anlamda cep yakıyor. Plastik örtülerin fiyatları dayanım süresine göre ve kullanılan katkı maddelerine göre değişiyor.
8 aylık, 24 aylık, 36 aylık vb. ömre sahip örtülerin bir de özellikleri var. UV, IR, Antifog ve benzeri özelliklere göre fiyatlandırma değişiyor. 36 aylık plastik örtünün fiyatı markaya göre kg başına 30-35 TL arasında.
Sebze fidesi, üretimin önemli aşamalarından birisini teşkil ederken, önemli maliyet kalemleri arasında yer alıyor. Fiyatlar kullanılacak sebze türüne ve çeşitlerine göre değişiyor. Çeşitlerin hastalık ve zararlılara dayanımları önemli faktörler arasında.
Fidelerin aşılı veya aşısız olması, kullanılacak anaç çeşidine göre fiyatlandırma önemli oluyor. Aşılı domates fidesi 4-4.5 TL civarında. Aşısız olursa fide başına fiyat 2 TL. Hıyar fidesinde fiyatlandırma 1.5 TL gibi.
Kullanılacak gübre ve ilaçların da fiyatları yükselmiş durumda. Üre, MAP, potasyum nitrat gibi gübrelerin fiyatlandırması geçtiğimiz yıldan bu yana sürekli gündemde tutuluyor. Çünkü artış 2-2.5 kat civarında.
Farklı firmalara ait kompoze gübrelerin fiyatları kalitesine, ithal olup olmamasına göre farklılık arz ediyor. Pestisit fiyatlarında da belirli artışlar mevcut.
Yüksek girdi maliyeti ile başlayan seracılık faaliyetleri üreticisine kazandıracak mı, bunu ilerleyen aylarda göreceğiz.
Yazıyı hazırlarken görüştüğüm bazı üreticiler, örneğin hıyarda kilogram fiyatının 2 TL altında olmaması gerektiğini söylediler. Domateste 1.5 TL’nin kazandırmayacağı, masrafını ancak karşılayacağı belirtiliyor.
Sonuç olarak bir dekar alandan elde edilebilecek ürün miktarı belli. Yapılan masrafta belli. Üreticinin kazanmadan yatırım yapması ve kaliteli ürün satması beklenemez.
Yüksek girdi maliyetleri, üreticiden tüketiciye kadar herkese yansıyacaktır. Girdiler üzerindeki fiyat artışlarında kontrol ve denetimin olması gerektiğini daha önceleri de belirtmiştim.
Unutmayalım, kontrol ve denetim üreticiye yapılacak nakdi yardım gibidir.