Boş kalmamak için elinden geleni yaptığında hayattan zevk alırsın. Her şeyin varlığına saygı duyduğunda hayatın gerekli hâllerinde keyfince dolaşırsın. Kimsenin işine burnunu sokmadığında hayatın tatlarını hakkınla tadarsın.
Boşluğa düşmekten korkmayı bir kenara bıraktığında yeniden başlamanın rahatına varırsın. Gel gör ki sen ipi bıraktığında hüzün kapını sık sık çalacaktır. Sen mücadeleden vazgeçtiğinde canla ve başla ulaşmak istediğin menzilden daha da uzaklaştırsın. Adrese vaktinde varmak senin elindedir.
Yaşamayı boşuna bir uğraş görmediğinde yollar sana bir bir ve kolayca açılacaktır. Olup bitenleri basit değerlendirirsen öncelikle kendi değerini küçültürsün. Açan çiçekleri, dans eden kelebekleri, havada süzülen kuşları, çalışkan karıncaları ve gökte asılı bulutları hafife alırsan hayatın inceliklerinden mahrum kalırsın.
Her şeyden elini eteğini çekersen birçok treni kaçırrsın. O yüzden sen sen ol ne hayatı boş ne de yaşamayı boşuna bir ömür kabul et. Sana düşen alıp verdiğin her nefesin hakkını verebilmektir. Sana yakışan anda ve yolda kalmayı biricik mutluluk görmektir.