Türkiye savunma sanayinde gerçekten çok ciddi mesafe almış durumda.
Konuyu yakından bilen ve takip eden bir dostumun hafta sonunda anlattıklarını dinleyince savunma sanayisine yapılan yatırımların ülke ekonomisine katkılarını, uluslararası rekabette daha iyi yerlere geldiğimizi anladım…
Ve tabii bunları dinlerken bir yandan da “neden Antalya’da da savunma sanayi alanında yatırım yapılmıyor” sorusu kafamı meşgul etti.
“Özellikle hava savunma sistemleri ile sivil havacılık ile ilgili yazılım, dron ve roket üretimi, uçak yedek parçaları alanında Antalya, yatırım yapılacak alt apıya sahip bir kent…”
Şöyle ki;
Türk Hava Kurumu’nun Döşemealtı platosunda geniş bir alana yayılan tarımsal, yangın ve eğitim uçaklarının kullanılmasına elverişli bir uçuş pisti var…
Bu pist ve çevresinde her yıl havacılık alanında TeknoFest başta olmak üzere çeşitli etkinlikler ve festivaller düzenlenmektedir.
Keza buradaki Karain Havacılık Eğitim Merkezi bu alanda yapılacak yatırımlar için ihtiyaç duyulacak insan kaynağına da sahiptir.
Bir türlü gelişemeyen ve büyüyemeyen Antalya sanayisine çeşitliliği artırma, büyümede öncülük etme ve ciddi bir ihracat geliri sağlamada hava savunma sanayisine yapılacak yatırım ön açıcı olacaktır…
Ve en önemlisi de 2024 yılı Ekim ayında TBMM’den geçen “Savunma Sanayi Destekleme Fonu” kanunu ile de yatırım için ihtiyaç duyulan kaynaklara da ulaşmak mümkün hale geldi.
İhtacata dönük üretim olacağından bu alanda yapılacak yatırımlara devlet tarafından bu fon dışında ciddi destekler ve teşvikler de verilmektedir…
Bütün bunlara ek olarak ülkemizde hava savunma sanayisinin gelişimine öncülük eden köklü birikimleri ve tecrübeleri olan kuruluşlarımız var…
1950 yılında kurulan MKE (Makine Kimya Endüstrisi), 1982 yılında kurulan HAVELSAN, 1989 yılında kurulan ROKETSAN, 1973 yılında kurulan TUSAŞ birikimleri, tecrübeleri ve insan kaynakları ile bu alanda yapılacak yatırımlarda öncülük edecek kuruluşlardır…
Bence Antalyalı iş insanları, girişimciler, yatırımcılar bu yatırım konusu üzerinde ciddi olarak düşünmelidirler…
Özellikle ANSİAD ve ATSO kurumsal olarak bu alanda yapılacak yatırımlara öncülük etmeli, gerek merkezi hükümetle ve gerekse bu alandaki teknik kuruluşlarla iletişime geçmelidirler…
Bakın sadece İHA ve SİHA konusunda dünya ihracatının yüzde 65’ini Türkiye gerçekleştirmiş durumda.
Yine F35 ve F16 ile AİRBUS uçaklarının önemli yedek parçalarının ihracatından yaklaşık 27 milyar dolarlık gelir elde edilmiş…
Kısacası;
Hava savunma ve sivil havacılık alanında Antalya’ya yapılacak yatırım, katma değeri ve karlılık oranı son derece yüksek ve riski de o kadar düşük bir yatırımdır…
Özetin özeti şu;
Un var, şeker var, tuz var, yağ var, susam var…
Geriye helvayı yapacak bir usta gerekmektedir…
