Atalarımızın çok özlü sözleri vardır.
Mesela demiş ki atalarımız;
“Kime ok atmayı öğrettimse döndü bana nişan aldı…”
Bu sözün özü nankörlüktür…
Ahmet Davutoğlu, “CHP listelerinden seçime girmek son tercihimizdi…”
Ali Babacan, “Siz saf mısınız, CHP tek başına seçim kazanması mümkün mü ya?”
Saadet Partisi, “CHP ile seçime girmek imajımızı zedeldi”
Vay bee…
Bu siyasiler gerçekten kör…
Yahu sizlerin kafasına silah mı dayadılar “CHP ile birlikte yürüyün, onların listesinden milletvekili seçilin” diye..
Sizlere dayak mı attılar “Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olmanız için”
39 milletvekili pazarlığını niye yaptınız?
“Hayır, biz milletvekilliği için değil, ülkeye demokrasi getirmek için bu masadayız demek yerine şu kadar milletvekilliği adaylığını garanti ederseniz sizin için çalışırız, demediniz mi?
***
Davutoğlu diyor ki, “O kadar söyledik, sağ seçmen CHP’ye oy vermez diye”
Hani sen yüzde 49,5 oy alan büyük bir liderdin(!)
Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı yapmış bir muhteremdin…
Seçmenini bu konuda ikna etme yeteneğin yok muydu?
Mitinglerde CHP seçmeninin karşısına çıkıp Kılıçdaroğlu’ndan bile daha fazla konuşup hamaset yaparken CHP “cici partiydi”
Ama seçimde bir varlık ortaya koyamayınca şimdi “kötü çocuk mu oldu”
Yahu seçim sürecinde hanginiz “tek başına bir miting yaptı?”
“Geçtim mitingi, kapalı salon toplantısı bile yapacak gücünüz yoktu, yapamadınız…”
Babacan CHP’ye yönelik, "Yerel seçimler geliyor, hadi İstanbul ve Ankara'da biz kendi adayımızla çıkacağız ve kazanacağız desinler..." diyor…
Yahu hadsiz, siz yokken CHP 11 büyükşehri aldı…
Siz yokken 41 il belediyesini aldı…
Siz kimsiniz?
***
Ve hele Akşener!...
Bir aya yakın süredir 26 Ağustos’ta ne diyecek diye kamuoyu bekledi, durdu.
Hanımefendi hala 14 Mayıs öncesinde kalmış…
Hala günah çıkarmaya çalışıyor…
Ve hala Kılıçdaroğlu yerine İmamoğlu ya da Yavaş aday olsaydı almıştık seçimi diyor…
Ama en önemlisi 7 ay sonrası yerel seçimle ilgili ortaya koyduğu tavır.
İttifaka kapıyı aralık bırakıyor ama ittifakı kimlerle yapmayacağını öylesine açıkladı ki geriye sadece CHP kalıyor…
Eyvallah, tercih onundur, ne diyelim…
Bu kadarla kalsa iyiydi ama dönüp bir de CHP’nin yerel seçimde kimlerle ittifak yapamayacağını belirlemeye kalkması, haddini bilmemek bir yana saçmalığın en dik alası…
“CHP ile ittifak yapabilirlermiş ama CHP dönüp bölücü partilerle, 6’lı masanın küçük ortaklarıyla ve Zafer Partisi ile gizli ya da aleni iş birliği yaparsa bu ittifak olmazmış…”
Bu hanımefendiye; dilinden düşürmediği Atatürk’ün, CHP’nin kurucu Genel Başkanı olduğunu, CHP’nin kurtuluşun ve kuruluşun partisi olarak cumhuriyetle yaşıt olduğunu ve böyle bir partinin siyaset sınırlarını çizmeye kalkmanın siyasi aymazlık olduğunu birilerinin söylemesi lazım…
Va hatta birileri çıkar “Hanımefendi CHP’nin siyaset sınırlarını çizme yetkisini sana kim verdi” diye sorar ve mosmor ederler…
***
Akşener, MHP’den kovulduğunda tek bir salonda toplantı bile yaptırılmazken ona sahip çıkan ve seçimlere sokularak siyaset sahnesine girmesini sağlayan Kılıçdaroğlu değil miydi?
Hele DEVA ve Gelecek partilerine ne demeli…
Bir tüy bile koparamadığınız AK Parti’yi, bölüp parçalarız gibi koca koca laflar ederek 6’lı masanın bileşeni olmanızı ve şimdi de Mecliste “CHP kotasından” 39 milletvekili elde etmenizi sağlayan Kılıçdaroğlu değil miydi?
Ne diyelim, “EN BÜYÜK NANKÖRLÜK SİYASİ KÖRLÜKTÜR….”