Dünkü yazımda Antalya’nın önümüzdeki 10 yıl içinde ciddi bir su sorunu yaşayacağını ve bu nedenle derin kuyudan su temini yerine yeni kaynaklara yönelmesi gerektiğinden söz etmiştim.
Konuyla ilgili olarak görüştüğüm uzmanlar, kalıcı olarak su sorununun çözümü için “Oymapınar Barajı’nı” işaret ettiler.
Önceki gün başlayan ve Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde 14 CHP’li büyükşehir belediyesinin katılımı ile yapılan çalıştayın ilk gününde Başkan Muhittin Böcek’e bunu sormuştum.
Başkan, “İyi olur ancak baraj özelleştirildi” demişti.
Sanırım Başkan Böcek bu konuda doğru bilgilendirilmemiş…
Oymapınar Barajı’nın, iki yüksek mahkeme kararı ile kamuya ait olduğu tescillenmiş durumda.
Olayı şöyle özetlemek mümkün.
Seydişehir’de kurulu bulunan ve Türkiye’nin ilk ve tek alüminyum fabrikası olan bu fabrika; değerinin çok altında bir bedelle (305 milyon dolar) “Mehmet Cengiz’e” satıldı. Bununla birlikte, fabrikanın elektriğini sağlayacağı gerekçesiyle, “Oymapınar Barajı da bedava verildi.”
O tarihlerde, fabrikada yetkili bulunan TES-İŞ Sendikası, özelleştirmenin iptali için Danıştay’da dava açtı.
“Danıştay 305 milyon dolarlık bir bedel karşılığında 2 milyar dolar değerindeki barajın hediye olarak verilmesini yasaya aykırı buldu ve iptal kararı verdi.”
Bu karar üzerine AK Parti iktidarı Danıştay kararını by-pass etmek ve Mehmet Cengiz’i korumak için TBMM’den bir yasa çıkardı.
“Yasaya göre; herhangi bir özelleştirme için mahkemeler tarafından verilen iptal kararlarının, geçen zamana ve koşullara göre; uygulanmasının mümkün olup olmadığına Bakanlar Kurulu karar verecekti..”
CHP, yasanın kamu zararı oluşturduğu gerekçesiyle anayasaya aykırı olduğunu ileri sürerek Anayasa Mahkemesine yasanın iptali için dava açtı.
“Anayasa Mahkemesi CHP’nin başvurusunu doğru bularak Oymapınar Barajı’nın Mehmet Cengiz tarafından ham hum şaralop yutulmasını engellemiş oldu…”
Ancak hukuk tanımayan ve anayasal kararları bile yerine getirmeyen iktidar, iki yüksek mahkeme kararına rağmen Oymapınar Barajı’nın yine Mehmet Cengiz tarafından işgal edilmesine göz yumdu…
Böylece bu baraj sayesinde yılda 60 bin ton alüminyumun sıfır enerji maliyeti ile elde edilmesiyle Mehmet Cengiz’e milyarlarca dolar kazandırılırken;
Yerli ve yabacı turistlerle birlikte 4 milyon 700 bin nüfusu olan Antalya’da halk su sorunu yaşamaktadır.
Oymapınar Barajı’nın suyunu kod farkından dolayı düşük maliyetle Antalya’ya kazandırılması mümkünken iktidarın, içinde ağır metaller barındıran, yüksek kirliliği olan ve her geçen yıl su seviyesi azalan Karacaören Baraj suyunu DSİ tarafından Antalya’ya içme suyu olarak getirmeye çalışması; özünde Oymapınar Barajı’nın Mehmet Cengiz’de kalmasını sağlamak içindir.