İfade özgürlüğü demokrasilerde en vazgeçilemez haktır.
Yine demokrasilerde iktidara karşı insanların itirazlarını bireysel ya da topluca kapalı ya da açık alanlarda yürüyüş veya gösteri biçiminde ifade etmesi demokrasinin en vazgeçilemez haklarındandır.
Hakkari Belediye Başanının görevden alınarak yerine kayyum atanması işlemine ülkemizin insanlarının bir kısmı itiraz etmiş ve bu itirazlarını da basın yoluyla açıklamak için açık alan toplantıları yapmışlardır.
Bu açıklamalardan birisi de önceki gün Antalya’da yaşandı.
Ancak emniyet güçleri tarafından basın açıklaması engellendi, bu engellemeye karşı haklarını arayanlar gözaltına alındı…
CHP İl Başkan Yardımcısı “Kadir Zeybek,” sendika başkanları “Kadir Öztürk ve İlhan Karakurt” ile beraber birkaç vatandaş alandan alınıp karakola götürüldü.
Bu asla kabul edilemez…
Yanlış da olsa, iktidarın hoşuna da gitmese insanlar itirazlarını ifade etme hakkına sahiptirler ve bu hak asla engellenemez…
Sadece iktidarın değil, bu ülkenin tüm yurttaşlarının “terörizm ve terör örgütlenmesi” kırmızı çizgisidir.
Barış ve huzuru bozacak her türlü illegal örgütlenmeler öncelikle demokrasiyi ortadan kaldırmaya matuf olduğundan tüm siyasi partilerin de kırmızı çizgisi olmak zorundadır.
Demokrasiler hukukla ve bu hukuka uygun çıkarılan kanunlarla yönetilirler.
İktidarlar, bu hukuka ve kanunlara uygun olarak ülke yönetimine talip olur ve bunun dışına çıkamazlar.
Anayasa ve kanunlara iktidarla beraber tüm siyasi partiler ve yurttaşlar bağlı olmak ve uymak zorundadırlar…
Hakkari Belediye Başkanı’nın, terör örgütüne üye olmak, yönetmek ve propagandasını yapmak gerekçesiyle hakkında açılmış davalar olduğu için görevden alındığı İçişleri Bakanlığınca açıklandı.
Hayır, görevden alamazsınız, bu seçme ve seçilme hakkını gasp etmektir, diyelerden değilim…
Elbette devleti yönetenlerin ellerindeki veriler bu kişinin yargılanmasını gerektiriyorsa, yargılanır…
Ancak gerek bu yargılama ve gerekse görevden alınma sonucu kayyum atama “hukuka ve kanunlara uygun değil.”
Bu tür durumlarda Edirne’de nasıl uygulama yapılıyorsa Hakkari’de de aynı uygulama yapılmalıdır.
Belediye Kanunun amir hükümleri, görevden bir şekilde ayrılmış ya da alınmış olan belediye başkanının yerine yine belediye meclisleri kendi içlerinden bir üyeyi vekaleten başkan seçer, der.
Kanunun bu hükmü açık ve net olarak ortadayken bu uygulamayı yapmayıp görevden alınan başkanın yerine bir devlet görevlisi kayyum olarak atanıyorsa buna insanların itiraz etme hakkı vardır…
Ve bu haklarını da en net biçimde kullanırlar…
Hem kanuna uygun olamayan kayyum uygulaması yapılacak, hem de buna itiraz edenler engellenip yaka-paça gözalına alınacaksa ikltidarın “normalleşme” adımları insnadırıcı olamaz…
