Çarşamba günü “Geleceğimize kurşun atmayın” başlıklı yazımda, “Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ü” geldikleri siyasi parti bağlamında eleştirmenin doğru olmadığını, yaptıkları ya da yapamadıkları hizmetler açısından eleştirmenin doğru olduğunu belirtmiştim.
Bu yazım yine CHP’li olan kimileri tarafından eleştirildi ve beni “Böcek yanlısı” olmakla değerlendirdiler…
Öncelikle şunun altını çizmem gerek…
Ne Sayın Böcek’in benim yanlısı olmama ihtiyacı var, ne de benim Sayın Böcek’ten bir beklentim var.
Ben geçimini emeği ile sağlayan bir gazeteciyim…
Antalya halkının sorunlarını, sıkıntılarını, yerel yöneticilerden beklentilerini kamuoyu ile paylaşmak gibi bir derdim var…
Konyaaltı Belediye Başkanlığı döneminde Sayın Böcek’i 20 yıl boyunca yaptığı ya da yapamadığı hizmetler bakımından en ağır biçimde eleştiren gazetecilerin başında gelirim…
Arşivler ortadadır…
Söz konusu yazımdan dolayı Başkan Böcek’i eleştirenler ya CHP’lileri işe almadığını ileri sürdüler ya da Serdengeçti adının neden kaldırılmadığı gibi konularda ileri-geri yazıp konuştular…
Dikkatimi çeken şu oldu;
Hiç kimse Başkanı “hizmet odaklı” olarak eleştirmedi.
Hiç kimse Başkanı “sosyal dokunuşlar yapmıyor” diye eleştirmedi.
Hiç kimse “altyapıya yatırım yapılmıyor” diye eleştirmedi…
Oysa eleştirilecek çok şeyleri var Başkanın…
Felç hale gelen kent içi trafik gibi…
Kamunun malı olan Lara sahillerinin özelleştirilmeye çalışılması gibi…
Falezlerin delik deşik edilmesi gibi…
Vs.. vs..
Sorgulanması gereken bir diğer konu ise 19 ilçe ve 2,6 milyonu yerleşik, aylara dağılımına göre 2 milyonu turist olarak aylık 4,5 milyonluk bir nüfusa verilecek hizmetlerin kaynağı nedir?
İman gücü nefesle olur diye bir deyiş vardır…
Elindeki kaynak ne kadar ise o kadar hizmet verilebilir…
2025 yılının tahmini gelir bütçesi 39 milyar lira Büyükşehrin…
Bunun yıl sonunda gerçekleşme oranı sanırım yüzde 60-65 civarında olur…
Bunun da en temel nedeni “İller Bankasının payının Türkiye ortalamasının altında olmasıdır.”
“İller Bankasının yayınladığı tabloya göre; kişi başına verilen paranın Türkiye ortalaması 4 bin 200 lira ama Antalya’ya verilen para kişi başına 3 bin 200 lira…”
Yani İller Bankası Antalya halkının alması gereken paradan bin lirayı kesip vermiyor…
Şimdi bir de yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine göre Büyükşehrin vergi ve SGK borçları İller Bankası payından düşülerek verilecek…
Kısacası, Antalya halkının yaşamına dokunarak standartlarını yükseltmesi gereken Büyükşehir Belediyesinin kaynakları ciddi biçimde AK Partili Hükümet tarafından budanıyor.
Kanımca kimi çevrelerin Başkan Böcek’i sınırlı bazı siyasi saiklerle eleştirmek yerine Büyükşehir üzerinden kent halkını cezalandıran merkezi yönetime eleştirilerini yöneltmeleri daha yerine olur.
Önümüzde hepimizin kaderini belirleyecek bir genel seçim var…
Erdoğan ve Bahçeli’nin iktidarı bırakmamak için kurdukları “Öcalan ve DEM” kurgusunu başarmaları karşısında CHP ve muhalefetin tek çıkış noktası yerel yönetimlerdeki başarıdır…
Son sözüm de “Serdengeçti” adından rahatsız olanlara…
Bende bu ismin park ve caddelere verilmesinden rahatsızım.
Ancak bu ismin kaldırılması için neden Büyükşehir Meclis üyelerine bir çift sözünüz yok?