Geçtiğimiz Çarşamba günü 26 yıl önce büyük ilgi gören Geleceğe Dönüş serisinin ikinci filminde kahramanların özel araçlarıyla geleceği ziyaret ettikleri tarihti. Filmi izleyenler bilir, senarist 2015 yılında uçan arabalardan, iki saniyede pişen pizzalara kadar pek çok yeniliğin hayatımıza gireceğini öngörüyordu.
Bu öngörülerden bazıları çoktan gerçekleşti. Örneğin büyük ince ekranlı televizyonlar, telefonda görüntülü konuşma ve giyilebilir teknolojiler bunlardan en akılda kalanları. Hatta geçtiğimiz günlerde uçan kaykay prototiplerine dair görüntüler medyada sıkça yer almıştı.
Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişim ile gerçekten çok sayıda yeni teknoloji hayatımızı kolaylaştırmaya başladı. Muhtemelen önümüzdeki 20 yıl içerisinde şu an hayal edemeyeceğimiz daha nice teknolojik yenilik gelecek nesillerin hayatında yer edinmiş olacak.
Aslında bugünkü yazımda gelişmiş kentlerde uzun yıllardır mevcut olduğu halde bizim bir türlü adapte edemediğimiz önemli bir uygulamadan söz etmek istiyorum. Önceki yazılarımı takip edenler bilir, en çok yakındığım konulardan birisi trafikte kullanıcı hataları ve sinyalizasyon sorunları yüzünden ortaya çıkan suni sıkışıklıktır. Antalya trafiği her ne kadar son bir yıl içinde yapılan köprülü kavşaklar sayesinde kısmen rahatlamaya başlasa da halen pek çok bölgede belirli saatlerde insanı çileden çıkarmaya devam ediyor.
Araç içinde zaman geçiren insanlar için bu sıkışıklık her ne kadar çoğu zaman tahammül sınırlarını aşsa da, bence asıl sıkıntı ambulans ve itfaiye araçlarının yaşadığı trafik çilesi. Trafikte geçen her saniyenin önem taşıdığı bu araçlar gerek seyahat halindeki diğer araçların yol verme konusundaki duyarsızlıkları, gerekse sinyalizasyon sorunları yüzünden halen sorun yaşamaya devam ediyorlar.
Oysa ki gelişmiş kentlerde olduğu gibi trafik ışıkları ambulans ve itfaiye araçları gibi taşıtlara duyarlı hale getirilebilse, bu sorun kolaylıkla çözülebilir. Çok ciddi bir teknolojik yatırım gerektirmeyen bu sistemlerin en azından ana arterlerde kullanılması bile örneğin ambulans yaklaştığında sinyalizasyon sistemi önceliği o yöne vererek kavşakta bekleyen diğer araçların hareket etmesini sağlayarak ambulansın beklemeden yoluna devam etmesini sağlayacaktır.
Kaldı ki, bahsettiğim sistemin bir türevi zaten Antalya’da raylı sistem güzergahında kullanılıyor. Aynı sistemin hayati önem taşıyan bu araçlara bir türlü adapte edilememiş olmasının bence mantıklı hiç bir açıklaması yok. Acilen ilgili kurumlar arasında görüşmeler yapılıp gerekli düzenlemeler gerçekleştirilmelidir. Umarım yetkililer gerekli duyarlılığı gösterirler.
Sevgiyle Kalın!