Okulların açılmasıyla beraber odaklanma sorunu yaşayan öğrencilerin ebeveynlerinde, ‘acaba çocuğumda hiperaktivite mi var ?’ gibi sorularla sıkça karşılaşmaya başladım.
HAYIR!
Tatil dönüşü derslerde dikkat eksikliği yaşayan her çocukta hiperaktivite vardır diyemeyiz. Çoğu zaman psikolojik olsa da biyolojik kaynaklı odaklanma sorunlarıyla karşılaşabiliyoruz.
Bu hafta sizlere biyolojik nedenlerle açıklanamayan konsantrasyon problemiyle baş etme yöntemlerinden bahsedeceğim.
Bugünü yaşamak, ana odaklanmak her zaman olumsuz kötü düşünceler açısından faydalıdır. Geçmişin üzüntüsü ya da geleceğin kaygısı bugünü yaşamanızı engeller. Bu nedenle kendinize ve çocuğunuza öncelikle şuanı yaşamayı öğretin.
Çalışırken mutlaka çocuğun kendine ait çalışma alanı olmak zorundadır. Bu alanda mümkünde diğer uyarıcıların elimine edilmiş olması gerekir. Televizyon, telefon, oyuncaklar, bilgisayar gibi dikkatini dağıtacak eşyaların çalışma odasında bulundurulmaması faydalı olacaktır. Ayrıca çalışma masasının düzenlenme ve dekorunu çocuğunuza bırakın. Böylelikle çocuğunuzun özel alanına saygı duymuş ve ona sorumluluk vermiş olacaksınız. Çocuğunuzun mutlaka bir çalışma programı olsun. Aynı anda birçok derse odaklanmaya çalışmak bölünmüş dikkate sebep olacaktır. Bu yüzden derslerin ve konuların bölünerek çalışılmasına özen gösterin. Sözel derslerle sayısal dersleri ard arda koymak beyni dinlendirecektir.
Günümüzde anne ve babaların çalışması ve teknolojik gelişmeler nedeniyle aile içindeki iletişimin zayıflaması olasıdır. Birçok danışanda çocuğun anne ve babanın dikkatini çekmek için ödevini yapmadığını gözlemliyorum. Bu anlamda çocuğunuzla ilgilenmek, beraber spor aktiviteleri yapmak onun okula ve derslere daha iyi odaklanmasına neden olacaktır. Çocuklarda odaklanma gibi şikayetlerle gelen ebeveynlere etiketleme yapmak yerine çocuklarıyla olan ilişkilerini güçlendirecek aktiviteler yapmaları ve başarıyı sadece okul başarısıyla ilişkilendirmemeleri gerektiğini öneririm.