Antalyaspor A.Ş. 7 Aralık Perşembe günü olağanüstü genel kurula gidiyor.
30 Haziran 2016’da göreve gelen Ali Şafak Öztürk başkanlığındaki yönetimin yeniden yola devam edip etmeyeceği henüz bilinmiyor.
Bu konuda derin bir sessizlik var.
Kimi çevreler Öztürk’ün Trabzonspor maçının sonucuna göre kararını vereceğini dillendiriyor.
Kimi çevreler ise istifa dilekçesinin cebinde olduğunu söylüyor.
Kimileri de yerini mevcut yönetimden birine bırakacağını iddia ediyor. Bu ismin de Emin Hesapçıoğlu olabileceği kulaktan kulağa fısıldanıyor.
Tabi başka isimler de gündemde var.
Eski başkanlardan Hasan Akıncıoğlu ve Sedat Peker’in yanı sıra Antalyaspor Vakfı eski Başkanı Ali Yılmaz ve iş adamı Mustafa Yılmaz’ın da adı kamuoyunda sıkça konuşuluyor.
Peki, bu isimlerden biri başkanlık koltuğuna oturur mu? Şimdilik sanmıyorum.
Antalyaspor’da 5 sezon sorunsuz başkanlık yapan Akıncıoğlu’nun geri dönmek gibi bir çalışmasının olduğunu düşünmüyorum. En iyi olduğu dönemde başkanlığı bırakan birinin mali yapısı belirsiz olan bir şirkete döneceği akla pek yatkın gelmiyor.
Gelelim Sedat Peker’e…
Tarihe takımı bir sefer küme düşüren ve iki sefer de Süper Lig’e çıkaran başkan olarak geçen Peker’in hiçbir zaman başkanlık gibi hayali olmadı. Başkan olduğu dönemde de Menderes Türel’i kırmayarak görevi kabul etmişti. İyi bir Antalyasporlu olan Peker’in başkanlık konusunda kulis yapmayacağını da iyi biliyorum.
Peki ya Ali Yılmaz ve Mustafa Yılmaz.
İki iş adamının da Antalyaspor’a geçmişte katkısı yadsınamaz. Her dönem ellerinden gelen yardımı yaptılar. Maddi manevi destek vermekten hiçbir zaman kaçmadılar. Ancak yine başkanlık gibi bir hayallerinin olduğuna da hiç şahit olmadım. Özellikle Ali Yılmaz. Son olarak Antalyaspor Vakfı başkanlığı yapan Ali Yılmaz, Hasan Akıncıoğlu döneminde de A.Ş.’nin ikinci başkanıydı. O dönem başkanlık koltuğuna rahatlıkla oturabilecekken bunu kabul etmedi, dışarıdan destek vermeyi yeğledi. Bugün 250 milyon TL borcun olduğu Antalyaspor’a dönmek isteyeceğini düşünmüyorum.
Aynı şekilde Mustafa Yılmaz da gelmek istemeyecek. Mustafa Yılmaz’ın ayrıca özel işleri ve babasının rahatsızlığı da buna müsaade emiyor. Yakın zamanda annesini kaybeden Yılmaz, şu sıralar babasının rahatsızlığıyla ilgileniyor. Dolayısıyla başkanlık gibi bir düşüncesinin olacağına ihtimal vermiyorum.
Özetle, kulislerde konuşulan birçok isim var. Bu isimlerin çoğuyla birebir görüştüm. Hiçbiri de başkan olmak için bir çabanın içinde yer almadığını söyledi. Haliyle şimdilik bu isimlere bel bağlamak çok doğru olmayacaktır.
Bu arada kimse karamsarlığa da kapılmasın. Antalyaspor sahipsiz kalmayacaktır. Böyle bir riskin olduğunu da düşünmüyorum. Her dönem Antalyaspor’a sahip çıkan Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, yaşanabilecek bir tehlikede harekete geçecektir. Geçmişte bunun örneklerine sıkça rastladık. Bugün böyle bir tehlike görülürse Başkan Türel yine çekinmeyecektir ve Antalyaspor için en iyi başkanı bulmak için uğraş verecektir.