Son dönemlerde yaşanan ekonomik sıkıntı vatandaşı hayli zorlamaya başladı. Gün geçmiyor ki bir zam haberiyle uyanmayalım. Daha dün elektriğe yüzde 25, doğalgaza yüzde 40 zam geldi. Bir gün önce ise alkol ve sigaraya zam yapıldı. Akaryakıtı zaten söylememe gerek yok. Ev kiraları ve satışları muazzam rakamlara ulaştı. Yeni doğacak bir kişi asgari ücretle çalışırsa ve hiç harcamadan biriktirse bile ömrünün sonuna kadar bir ev, hatta iyi bir araca sahip olma şansı yok. Bu nedenle geleceğimizden ciddi endişeliyim. Üst üste gelen bu zamlar maaşlara yapılan artışları daha ilk ayda hiç etti. Bu gidişle zamların duracağı da gözükmüyor. Bu böyle gitmez. Gitmemeli. Giderse sonuçları ağır olur. Bir çözüm artık şart.
ÜLKENİN SAHİBİ KİM?
Sosyal medyada gezinirken ilginç bir paylaşım gördüm. Okurken “Yazan kişi ne kadar haklıymış” dedim. Bakalım siz de benim gibi mi düşünüyorsunuz. İşte o yazı: “Bu ülkenin gerçek sahipleri bir paket sigaranın içindeki 20 dal sigaranın 4 tanesini içip 16 tanesini vergi verendir. Maaşı eline geçmeden maaşından vergi kesilen emekliler, memurlar, işçilerdir. 25 liraya mazot alıp tarlasını süren çiftçilerdir. Bu ülkenin gerçek sahipleri gece 24.00’te hale kalkıp giden, halin içinde 10 tur atıp malını bulan, çıkışta ise 20 lira veren, pazara gelip tezgah açtıktan sonra 20 lira da yer parası veren, 40 liraya aldığı poşetin 17-18 lira vergisini veren pazarcı esnafıdır. Bu ülkenin gerçek sahipleri garibanlar, fakirlerdir. İneğin 10 liraya yem yiyip de milletvekilinin mecliste 4 liraya çorba içip 6 liraya et yediği bir ülkede zenginler ülkenin gerçek sahibi değildir. Ülkenin gerçek sahibi işçi, memur, esnaf, fakir ve garibanlardır. Bu da böyle biline!”