Yazılarımı takip edenler bilir.
Kent sorunlarıyla yakından ilgilenirim.
Çözüm için de çaba gösteririm. Bunu övünmek için yazmıyorum. Zaten görevlerim arasında.
Bugün yine kentte yaşanan bazı konulara değineceğim.
Yetkililere de çağrıda bulunup çözüm üretmelerini önereceğim.
Bizi dikkate alıp almayacaklarını bilmiyorum. Ancak biz yine de görevimizi yapalım.
***
Dün öğle saatleriydi. Ofisten çıkıp biraz dolaşmak istedim. Doğrusunu isterseniz sıcaklarda vatandaşın ne yaptığını, nasıl korunduğunu gözlemlemek istedim. Ofisten yeni çıkmıştım ki Kapalı Yolun hemen girişinde bulunan lokantadan bir çığlık. ?Kızlar bakar mısınız, yemek yer misiniz? diye bağıran bir lokanta çalışanı. İnanın ses o kadar yüksekti ki birçok kişi sesten irkildi.
Bu tatsız olaydan sonra yoluma devam ettim.
Bu kez Kışlahan Otel?in altında bulunan büfelerin yanından geçiyorum. Aniden bir adam önümü kesti. ?Buyurun abi. Tost, yengen, kola, çay ayranımız var. Almak ister misiniz? Kısa bir şaşkınlık yaşadım. ?Neyse? deyip yoluma devam ettim. Atollos Heykeline varmadan bu kez bir boyacı gelen giden turistlerin ayakkabısını boyamak için hamleler yapıyor. Turistleri rahatsız ediyor. Maalesef bu durum çevredeki esnafı rahatsız etmesine rağmen hiç kimse müdahale etmiyor, edemiyor. Zira tepki göreceklerinden korkuyorlar. Ne de olsa esnalar. Her an işyerlerine bir saldırı olabilir.
Aynı durum Cumhuriyet Meydanı?nda da söz konusu. Burada ayakkabı boyacılığı yapan bir başka kişi turistin önünü kesiyor. Ayakkabılarını boyamak istiyor. Ayakkabısını boyamayı kabul eden turistin vay haline. Boyama bittiği zaman alınan ücret nedeniyle turistin bir anda yüzü düşüyor. Zira bir ayakkabı boyası için en az 10 dolar alınıyor. Bazen bu rakam 20-30-40 hatta daha da yüksek olabiliyor.
***
Yukarıda sözünü ettiğim nahoş olaylar dün bir saat içinde yaşandı.
Peki, bu olayların önüne geçmek bu kadar zor mu?
Benim gördüğüm bu olayları yetkililer görmüyor mu?
Bu kentin valisi, belediye başkanı, emniyet müdürü turizmin başkentinde yaşanan bu olaylardan rahatsız olmuyor mu?
Neden bir araya gelip çözüm yolu aramıyorlar? Arıyorlarsa neden bu olayları sonlandırmıyorlar? Gerçekten bu çok mu zor?
Yetkili kurumların bir an önce toplanıp bu çirkin manzarayı sonlandırması gerekir. İşportacı krizini için düğmeye basma zamanı geldi. Aksi halde Antalya, dolayısıyla Türkiye?nin imajı zedelenir. Bu da müdahale için yeterli değil mi?