Dün sabah güne üzücü bir haberle uyandık.
Türk sinemasının usta oyuncusu Cüneyt Arkın, bu dünyadaki misafirliğini tamamlayarak aramızdan ayrıldı.
Çocukluk yıllarımızın kahramanlarındandı.
Hiç ölmeyeceğini düşünürdük.
Yine de öyle düşünüyorum.
Ölürken ölümsüzleşen bir tarih, bir efsane.
Filmleriyle büyüdük.
Hep O’nun gibi olmak isterdik.
Rahmet diliyorum.
Yattığı yer incitmesin.
Hayata tozpembe baktığımız yıllarda Yılmaz Güneyciler ve Cüneyt Arkıncılar vardı. Tıpkı Tarık Akancı ve Kadir İnanırcı gibi. Hep solcu olan tarafta olurdum. Yani Yılmaz Güney ve Tarık Akan taraftarıydım. Taraftarıydım derken bir gerçeği de itiraf edeyim. Cüneyt Arkın ve Kadir İnanır’ı da hep severdim. Ama abilerimize bunu itiraf etmezdik. Çünkü onlar solcu ve biz de onlara özenirdik.
Sonra yıllar geçti her 4 sanatçının da ne kadar değerli olduğunu herkes gibi ben de daha iyi anladım. Tam bir sanatçı gibi ülkelerine duyarlı kişilerdi. Örnek aldık, alkışladık. Kısacası yüreklerimizde yer edindiler.
Önce Yılmaz Güney, ardından Tarık Akan. Dün ise Cüneyt Arkın. 3 güzel yürek, iyi insan, güzel atlara binip çekip gittiler. Öte dünyaya göç eden bütün gerçek sanatçıları saygıyla anarken, hayatta olanlara da sağlık ve uzun ömürler dilerim.
Klima sorunu devam ediyor
16 Haziran’da ‘Ulaşımda klima sorunu’, 21 Haziran’da ise ‘Klima işkencesine isyan’ başlıklı iki yazı kaleme aldım.
Yazıda Antalya’da ulaşımda yaşanan soruna değindim, vatandaşın çektiği çileye dikkat çektim. Yetkilileri göreve davet ettim. Maalesef sıkıntı çözüleceğine git gide büyüyor. Sefer sayıları az olduğu için araçlar kapasitenin çok üstünde yolcu alıyor. Bu başlı başına bir sorunken, bazı araçlarda halen klimaların açılmadığını duyuyoruz. Bu tartışmalar yaşanırken, Antalya Otobüsçüler Esnaf Odası Başkanı Yasin Arslan ilginç bir çıkış yaptı. Arslan, “2 günde 6405 TL yakıt var. 2 günlük 5700 TL hasılat var. Zarar eden 190 otobüsümüz hizmet veremiyor. Bu şartlarda klima açılması mümkün görünmüyor. Halkımızdan bu konuda empati yaparak şoför esnafımıza destek olmasını bekliyorum” dedi.
Buyur buradan yak!
“Vatandaş çile çekmesin klimalar açılsın” diyoruz, kurumun başındaki kişi, “Klima açmamız mümkün görünmüyor” diyor. Olacak iş değil! Evet, akaryakıta büyük zam geldi. Ancak her seferinde siz de zam aldınız. Çözüm klima açmamak olabilir mi? Şayet çözüm istiyorsanız çalacağınız kapı belli. Vatandaşı koz kullanarak bir yere varamazsınız. Bu yöntem halka zulümdür.