Geçen hafta içinde kaleme aldığım iki yazımda Antalya?daki kaldırım işgallerini ele aldım.
Yaşanan olumsuzlukları dile getirince olumlu tepkiler geldi.
Bugün de size Antalya?nın en büyük sorunlarından biri olarak göze çarpan dilencilikten söz etmek istiyorum.
Her sokak başında mutlaka bir veya birkaç dilenciyle karşılaşmak mümkün.
Cami önleri, sokak araları kısacası her noktada onlar var.
***
Ayrıca son zamanlarda yeni bir duygu sömürüsü şekli de türedi.
Caddede yürürken önünüzü kesen bir veya bir kaç genç sizden para dileniyor.
Bir başka kentten geldiklerini, ancak iş bulamadıkları için zor durumda olduklarını söyleyen bu kişiler, size el açıyor.
?Gençsin, çalışabilirsin? dediğinde ise ?Hiç olmazsa bir TL ver? diyorlar.
Yine olumsuz cevap alınca bu kez sert yüzlerini gösteriyorlar. ?Gasp mı yapayım?? diyerek sizleri korkutmaya çalışıyorlar.
Bu tiplerden korkup para verenlerin sayısı hiç de az değil.
***
Bir arkadaşımın bizzat yaşadığı bir olayı aktarmak istiyorum sizlere.
Arkadaşım işyeri Muratpaşa Camisi bölgesinde. Evi ise Güllük?te. Yani ev ve işyeri arasında tahmini bir kilometrelik bir mesafe var. Eve giderken önü tam 3 kez kesilmiş. Hepsinde de kendisinden para istenmiş. Para isteyenlerin sağlıklı ve genç olduğunu gören arkadaşım, doğal olarak para yardımında bulunmamış. Tabi dolaylı yoldan tehdit de edilmiş.
***
Denetim ve kontrolün yetersizliğinden faydalanan dilencilere kent yöneticilerinin dur deme zamanı geldi. Yani denetimin yapılması artık kaçınılmaz.
Peki denetim yapılmazsa ne olur?
İyi şeyler olacağını söyleyemem. Para vermek istemeyen bazı vatandaşlar yakın zamanda şiddete maruz kalırsa kimse şaşırmasın. Zira bu şahıslar para almakta zorlanınca yukarıda da belirttiğim gibi tehditle para koparmaya çalışıyorlar. Bu nedenle dikkatli olunmalı.