Ülkemizin 3 tarafı denizlerle çevrili olduğundan deniz temizliği hayati önem taşımaktadır. Denizlerin taşımacılık ve turizm amacıyla kullanılması, evsel, endüstriyel atıkların arıtılmadan veya kısmen arıtılarak denize verilmesi, deniz kazaları sonucu meydana gelen petrol akıntıları, akarsulardan denizlere ulaşan tarımsal atıklar, kirlenmeyi meydana getiren başlıca etkenler. Deniz kirliliğine sebep olan atıklar belirli zamanda, bir bölgedeki kirlenme yoğunluğuna bağlı olarak insan sağlığına ve çevreye olumsuz yönde etki etmektedir.
İnsanların deniz kirliliği konusunda ne kadar duyarlı ve bilinçli olduğunun belirlenmesi ve bunun geliştirilmesi çok önemlidir. Bu amaçla denize olan bakış açısı ve deniz kirliliği hakkında bilinç düzeyinin belirlenmesi gerekmektedir. Kirliliğin her geçen gün biraz daha arttığı denizlerimizde yaşayan canlıların yaşam alanları giderek yok olmaktadır. Kirletici maddeleri taşıyan sular ya direk ya da akarsular vasıtasıyla denize ulaşmaktadır. Kara ve kıyı bölgelerindeki suların kirlenmesinin devamlı artması insan sağlığı açısından kötü sonuçlar doğurmaktadır. Ülkemizde akarsu ve denizlerin kirliliğinin ne boyutlara ulaştığını yapılan program ve haberlerde üzülerek izliyoruz. Denizde yapılan temizlik çalışmalarında alkol, meşrubat şişeleri, otomobil, motosiklet lastiği hatta motosikletin kendisinin dahi çıkartıldığını geçtiğimiz günkü haberde hep birlikte izledik. Tıbbi atık olan yüzlerce maske de deniz tabanından toplandı. Antalya’da Kundu turizm bölgesinin içinden geçen çaya aylar sonra balık avına gittim. Çevreye gelişi güzel atılmış çöplerle karşılaştım, bir kısmını poşetlere toplayarak çöp kovasına atabildim. Yetkili belediye kim ise bölgesindeki tüm akarsu çevrelerinde temizlik çalışması yapması gerekiyor. Muhteşem bir doğaya sahip bu şehirin akarsuyu da, çayı da, denizi de hepimizin, hep birlikte koruyalım.