İki psikiyatri uzmanı Dunning ile Kruger’in kişiler üzerindeki tespitleri aklıma gelir hep. Dunning ile Kruger, bir teori koymuşlar ortaya. Demişler ki “Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini ve cesaretini artırır.” Ardından bir araştırma başlatmışlar. Fizyolojik ve zihinsel alanda yapılan çeşitli uygulamaların sonucunda şu bulgulara ulaşmışlar: Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler. Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimindedirler. Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler. Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar. Ve Cornell Üniversitesi’ndeki öğrenciler arasında bir test yapılmış. Ve “nasıl geçti” sorusuna öğrencilerden cevap istenmiş. Soruların yüzde 10’una bile yanıt veremeyenlerin kendilerine olan güvenleri müthişmiş. “Testin yüzde 60’ına doğru yanıt verdik, iyi bir günümüzde olsaydık, bu oran yüzde 70-80’lere kadar çıkardı” demişler. Soruların yüzde 90’ından fazlasını doğru yanıtlayanlar ise, büyük bir alçakgönüllülükle, “Sanırım yüzde 70 civarında doğru cevap verdim” demişler. Ardından, bütün araştırma sonuçları bir araya getirilerek, “Dunning-Kruger Sendromu”nun metni yazılmış. Bakın o metinde ne var: “İşinde çok iyi olduğuna yürekten inanan yetersiz kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz. Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür. Ancak bu cahillik ve haddini bilmeme karışımı, mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur. Eksiler kariyer açısından artıya dönüşür. Sonuçta kifayetsiz muhterisler her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler. Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında fazla alçakgönüllü davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler. Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler. Muhtemelen üstleri tarafından da ihtiras eksikliği ile suçlanırlar. Yılları da böylece geçer, gider.” Bu teori ve araştırmanın ışığında, sizlere bir önerim var. Fazla mütevazı olmayın, cahillerin sizi ezip geçmesini kabullenmeyin. Yazımı Bertrand Russel‘in şu sözüyle bitirmek istiyorum: “Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.”