Turizm aktivitelerinin gerçekleşmesinde hala doğal çekicilikler en önemli faktör olsa da, kültürel çekiciliklere olan talep her geçen gün artıyor. Kültürel turizm içerisinde önemi gittikçe artan müzeler, aynı zamanda modernleşmenin ve sosyalleşmenin de önemli göstergesidir. Bu yönüyle müzelerin misyonu, türleri ve fonksiyonları da son yıllarda değişmiştir. Bu değişime ayak uyduran, teknolojik altyapısını geliştiren, etkili tanıtım ve pazarlama teknikleri kullanan müzelerin hem ziyaretçi sayısı hem de geliri sürekli artmaktadır. Bunun farkına varan birçok ülkede, modern müzecilik anlayışına uygun düzenlemeler yapılmakta ve müze turizmine olan yatırımlar artmaktadır. Örneğin Mısır, yıllar önce başladığı 1 milyar dolar bütçeli Kahire Müzesi’nin açılışını yapmak üzere. 500 dönüm arazi üzerinde projelendirilen müzenin açılması ile birlikte ilk gün ziyaretçi rekorunun kırılması bekleniyor. Ülkemiz her yıl milyonlarca yabancı turisti ağırlasa da müze ve ören yeri ziyaret sayısı düşüktür ve elde edilen gelir de inişli çıkışlıdır. Ülkemizde müzeciliğin ve müze turizminin gelişmesi için işleyişini, yönetim tarzını, tanıtım ve pazarlama tekniklerini çağdaş müzecilik anlayışı doğrultusunda yenilemesi, gelişen teknolojiyi ve kitle iletişim araçlarını daha etkili ve verimli kullanması gerekir. Birçok medeniyetin kurulduğu Anadolu’da aynı isimle ‘Anadolu Müzesi’ projesi için henüz bir adım atılmamış olması da düşündürücüdür. Yeni bir müze inşa etmemiz gerekiyor. Öyle bir müze olsun ki içinde Anadolu’daki tüm medeniyetleri barındırsın. Öyle bir müze yapalım ki tüm dünya bizi konuşsun. Tarihiyle Antalya açık hava müzesidir. Daha önce de yazdığım gibi daha çok yabancı turistin bu müzeyi görmesini sağlamayız. Expo 2016 Antalya alanını bir müze olarak değerlendirebiliriz. Antalya’ya Expo alanında yeni bir müze projesi yakışacaktır.