Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) mayıs ayı işgücü göstergelerini açıklamış. TÜİK’e göre mayıs ayı işsizlik oranı yüzde 12,8. İşsiz sayısı ise 4 milyon 157 bin kişi ve bunun 4 milyon 84 bini İŞKUR’a kayıtlı. Başka bir ifadeyle, her 100 işsizin 98’i ‘kayıtlı işsiz’… Ancak hepimiz çok iyi biliyoruz ki, bu ülkede iş bulma ümidi olmayanlar, mevsimlik çalışanlar veya günübirlik işlerde ‘günü kurtarma’ya çalışanlar gibi bir çok ‘gizli işsiz’ var. Bunları da eklediğimizde işsizlik oranının resmi kurumlarca açıklananın çok çok üzerinde olduğunu söyleyebiliriz. Okurlarımız hatırlayacaktır, geçenlerde bir yazımda, ‘her evde bir işsiz’ döneminden ‘her evde eğitimli bir işsiz’ dönemine geçtiğimizi belirtmiştim. Bunu ısrarla bir kez daha vurguluyorum çünkü TÜİK’in açıkladığı rakamlar da gösteriyor ki, Türkiye’de her 4 işsizden 1’i üniversite mezunu. ‘Her ile bir üniversite’ mottosuyla birbiri ardına açılan, amip gibi bölünerek çoğaltılan üniversitelerden her yıl yüzbinlerce genç mezun oluyor. Ve ne yazık ki, bunların önemli bir bölümü yeni neferler olarak işsiz ordusuna katılıyor. TÜİK’e göre son 1 yılda, yani geçen yıl mayıs ayından bu mayısa kadar işsiz ordusuna tamı tamına 1 milyon 21 bin kişi katılmış. Bırakın kayıtdışı olanları, gizli işsizleri filan. Bu rakam bile işin vehametini ortaya koyuyor. Yine aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 3,4 puanlık artış ile yüzde 15’e, genç nüfusta (15- 24 yaş) işsizlik oranı 5,5 puanlık artış ile yüzde 23,3’e, 15-64 yaş grubu ise 3,2 puanlık artış ile yüzde 13,1’e ulaşmış… Olumsuz gidişatın bir başka göstergesi ise istihdam sayısındaki düşüş. İstihdam edilenlerin sayısı 2019 yılı Mayıs döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 869 bin kişi azalarak 28 milyon 269 bin olarak gerçekleşmiş. Yani bir tarafta işsiz sayısı artarken, diğer tarafta istihdam alanı azalıyor. Artış sadece kayıtdışı çalışan oranında. Yani herhangi bir sosyal güvencesi olmadan çalışanlar, ‘gizli işsiz’ dediklerimiz… Mayıs 2019 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,7 puan artarak yüzde 34,4’e yükselmiş. Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı da bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,4 puan artarak yüzde 22,8 olmuş. Bir başka artış ise kamu istihdamında. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın derlediği verilere göre, 2019 yılı ikinci döneminde toplam kamu istihdamı 2018 yılının aynı dönemine göre yüzde 10,6 oranında artarak 4 milyon 570 bin kişiye ulaşmış. Yani hükümet, işsiz ordusundaki hızlı büyümeye kamuda istihdam yaratarak müdahale etmeye çalışmış. Sorunu çözer mi ? Elbette çözmez. Cari açığın her geçen gün büyüdüğü bir ülkede yükü tamamen ‘kamu’ya yüklemek ne derece doğru bu da ayrı bir tartışma konusu. Özetlemek gerekirse, devletin resmi kurumlarının açıkladığı rakamlar bile gösteriyor ki, Türkiye’de en önemli ve giderek büyüyen sorun işsizlik. Her yıl mezun olan yüzbinlerce üniversiteli başta olmak üzere genç nüfusumuzun önemli bir bölümü ‘gelecek’ endişesi yaşıyor…