Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı (ATSO) Başkanı Davut Çetin, ANFAŞ Başkanı Ali Bıdı, ATB Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci ve ATB yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda fuar öncesi açıklamalar gerçekleştirildi. ATB’nin Türkiye’de yöresel ürünlere coğrafi işaret tescili kazandırılması, ticarileştirilmesi ve ihracatı gibi hedeflerle başlattığı Yöresel Ürünler Fuarı (YÖREX) 20-24 Ekim tarihlerinde 11’inci kez düzenlenecek. TOBB, ATSO ve Türkiye’deki çok sayıdaki oda, borsa, belediyeler ve ilgili kamu kurumlarının destekleriyle Antalya Ticaret Borsası’nın YÖREX Fuarı öncesinde konuşan ATB Başkanı Ali Çandır, pandemi nedeniyle geçen yıl düzenlenemeyen ve 20 aylık aradan sonra YÖREX’i 11’inci kez düzenleyecek olmanın mutluluğunu yaşadıklarına dikkat çekerek, “12 yıl önce başladığımız YÖREX’i geçtiğimiz yıl salgın nedeniyle gerçekleştiremedik. Ancak bu yıl hem katılımcılar hem de ziyaretçilerden gelen yoğun talepler üzerine Ağustos ayı itibariyle düzenlemeye karar verdik. Edindiğimiz 12 yıllık tecrübenin de kolaylaştırıcı etkisiyle yaklaşık 3 ay gibi kısa bir sürede ulusal çapta bir organizasyona ev sahipliği yapabilecek düzeyde olan ekibimize teşekkür ediyorum. Tabi bu ekip içinde sizler de varsınız. YÖREX’in başarısında sizlerin katkısını yadsıyamayız. Dolayısıyla sizlere de teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız” dedi.
Ciddi mesafe kaydettik
‘2019 yılı verisiyle dünyada 200 milyar dolara ulaşan coğrafi işaretli ürün ticareti bulunmaktadır’ diyen Ali Çandır, “Bunun yarısından fazlası tarım ve gıda ürünleridir. Yöresel ürünler konusundaki potansiyelimiz de düşünülürse bu miktarın çok daha fazla artma potansiyelimiz bulunmaktadır. Bizim bu fuara başlarken yöresel ürünlerimizle ilgili bazı hayallerimiz ve hedeflerimiz vardı. Bunlardan bir bölümü gerçekleşti. Bir bölümünün ise gerçekleşmesi için çalışmaya devam ediyoruz. Kalan bölümün ise de kısa vadede olmasa bile orta ve uzun vadede gerçekleşeceğinden eminim. Hatırlayacağınız gibi; yöresel ürünlerimiz kıyıda köşede kalmasın, hakkı ve hukuku korunsun ve ekonomiye kazandırılsın diye yola çıkmıştık. YÖREX sonrası yöresel ürünlerimizi coğrafi işaret ile korumada ciddi bir mesafe kaydettik. En azından kayıt altına alarak unutulmamasını sağladık. Henüz bizim istediğimiz seviyede olmasa da ekonomiye kazandırılmasındaki iştaha hepiniz şahitsiniz” diye konuştu.
Satış alanları
Yöresel ürünlere özel internet siteleri üzerinden satışlar başladığını hatırlatan Çandır, “İlk olarak şehirlerarası yolların kenarları, sonra yöresel kahvaltı mekanları ve alanları, daha sonra sosyal medyada özellikle Instagram üzerinden satışlar başladı. Son dönemde ise yöresel ürünlere özel internet siteleri üzerinden satışlar başladı. Derken şimdilerde uluslararası çapta kurumsal ağa sahip e-ticaret siteleri üzerinden satışlara başlandı. Son dönemlerde ise yerel yönetimlerin bu konuda çalışmalar yaptığını görmek açıkçası bizleri sevindiriyor. Ancak günü kurtarmak için değil de bu işlerle uğraşan insanımızın emeğinin karşılığını aldığı ve yan iş kolu olarak değil de aile ekonomisine direkt katkı sunduğu bir ana iş kolu haline dönüşmesini temenni ediyoruz. Yani ürüne ve emeğine sahip çıkan, kalitesinden taviz vermeyen ve yaptığı işten mutlu olup iyi bir gelir elde eden modele geçmemiz gerektiğini düşünüyoruz. İnsanımızın sosyo-ekonomik baskılar nedeniyle kırdan kente zorlandığı değil tam aksine yerinde ve yerelde üretim ile mutlu olacağı bir model olsun istiyoruz. Fransa’nın Rokfor Peyniri’nin başardığını Akseki’nin Çimi Peyniri, Elmalı’nın Söğle Peyniri de başarsın istiyoruz” dedi.
Değerlere sahip çıkalım
Var olan değerlere sahip çıkılması gerektiğinin altını çizen Çandır, “Sahip çıkarsak kendi içimizde değil tüm dünyada yarışabilir kalitede ürünlerimiz olsun. Ancak üzülerek ifade etmem gerekir ki bizler şu an için bunu yapacak motivasyona sahip değiliz. Çünkü 1980’li yıllardan sonra kırsalımızı hızla boşaltmaya başladık. Bugünlerde neredeyse yok denecek kadar az ve ileri yaşta insanımız bağları nedeniyle kırsalda yaşıyor. Genç nüfus yok denecek kadar az. Orta yaş olarak tabir ettiğimiz insanımız ise bunu yapacak maddi kaynaklara ve motivasyona sahip değil. Yine bu insanları motive edecek bir teşvik politikamız da yok. Bir diğer konu ise ki bence en önemlisi, insanımıza birlikte hareket etmeyi unutturduk. Dolayısıyla bizim önce buradan başlamamız lazım. Yöresel ürünlerimizin coğrafi işaretle tescillendirelim. Ama bu ürünlerin üretimini yapanlarında bu işarete sahip çıkacağı etrafında birleşeceği ve güç birliği yapacağı bir model kuralım” dedi.
Tescilli ürün sayımız arttı
YÖREX sonrası coğrafi işaretli ürün sayısını 8 katın üzerinde artırdıklarına işaret eden Çandır, “Bugün itibariyle ülkemizde 900 ürünümüz tescilli, 700’ün üzerinde ise ürünümüz öylesine sahip çıkalım ki tescil için sırada bekliyor. Bir bu kadar daha ürün için coğrafi işaret ile ilgili çalışmalar yapıldığını da yakından biliyorum. Başarı öykümüz kaç diye sorarsanız, biraz önceki anlattığım durum nedeniyle inanın bir elin parmağını geçmez. Ancak kısa sürede başarabiliriz. Tıpkı coğrafi işaretli ürün sayımızda olduğu gibi iyi bir ivme yakalayabiliriz. Daima söylediğim gibi bizler coğrafi işaretli ürünleri kırsal kalkınmanın anahtarı olarak görüyoruz. Yeter ki doğru yerden başlayalım. Bu duygu ve düşüncelerle YÖREX’in yöresel ürünler konusundaki misyonunu tamamladığını düşünüyoruz. Artık tam anlamıyla coğrafi işaretli ürünlere odaklanacağız. Açık konuşmam gerekirse özel sektörde bu konuda iştaha sahip yeter ki kamu adım atsın. Yani bu ürünlerin üretimini teşvik etsin, üretenin motivasyonunu artırsın, ürünlerin iç ve dış denetimlerinin kontrolünü alsın” şeklinde konuştu.
Pandemi kuralları uygulanacak
20-24 Ekim tarihlerinde düzenlenecek olan 11’inci YÖREX’in salgın kurallarına uygun bir biçimde düzenleneceğini bildiren Çandır, “Maske, mesafe ve hijyene dikkat edilecek. ANFAŞ Fuar Merkezi girişinde HES kodları sorgulanacak. Aşı olmayanlardan son 48 saati kapsayan PCR testi istenilecek. Özetle kimseyi riske atmadan kurallara uygun bir fuar olacak. Bu konuda herkesin içi rahat olsun. 10’uncu YÖREX’i 81 kentimizden 657 katılımcımız ve 276 bin 288 ziyaretçiyle tamamlamıştık. Bu yıl yine 75 kentimizin katılımı ve 500 üzerinde katılımcımız netleşti. Ancak 81 il ve 650’nin üzerinde katılımcıyla düzenlemek için gayret ediyoruz. Ziyaretçi sayısındaki hedefimiz ise tüm kurallara uyarak salgına rağmen 300 bine ulaşmak olacaktır” dedi. TOBB’un desteğiyle uluslararası karşılığı bulunan 10 farklı zincir market ve restoranın katılacağını açıklayan Çandır, bu ürünlerin katma değerinin artırılması için e-ticaret siteleri ile yüz yüze iş görüşmeleri (B2B) imkanı sağladıklarını anlattı. Çandır, “Yani buradaki hedefimiz ürününü belirli bir değere getirenler iş bağlantısı kursun. Bizce daha değerli olan ise ürünü alıp pazarlayacak olanla yapılan görüşmeler sonrası üreticinin durumunun farkına varmasıdır. Yine e-ticaret sitelerince coğrafi işaretli ürün üreten ve ticaretini yapanlara yönelik yerelden ulusala e-ticaret desteği ve dijital dönüşüm desteği gibi konularda eğitimler sunulacak. Bu nedenle bu yıl daha geniş bir biçimde fuarımızda yer alan zincir marketlere, e-ticaret sitelerine ve restoranlara ayrıca teşekkür ediyorum. ‘Coğrafi İşaretler YÖREX Buluşması’ başlıklı olarak bir seminer ve 23 Ekim Cumartesi günü ise Grup Gümüş Pena konseri olacak” diye konuştu.
Çetin: Ekonomiye katkı
ATSO Başkanı Davut Çetin ise YÖREX dönemi geldiğinde çok heyecanlandıklarını hatırlatarak, “Antalya’nın şu anda yaptığı en önemli etkinlik diyebilirim. YÖREX hem Antalya hem iş dünyası hem yöresel ürünlerin gelişmesi açısından Antalya halkı ve fuarcılığına ciddi katkı veriyor. Antalya’da böyle ziyaretçi sayısı alan başka fuar yok. Pandemi nedeniyle bir sene ara verilince Antalya dışındaki oda ve borsalardan ciddi talep var. Normalleşme ve bu tip organizasyonlar özlendiği için de çok ciddi katılım bekliyoruz. YÖREX bunun için de ayrı bir parantez, fuardan daha öte bir etkinlik ve Antalya ekonomisine ve yöreye ciddi katkı koyacak” dedi. ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı da fuarın önemine dikkat çekerek, “Fuarlar ülke ve kent ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Fuarlar Antalya ekonomisi için de önemli katkılar sağlamaktadır” diyerek konuşmasını tamamladı.
Esra ALTUNKES
Güncel
13 Ekim 2021 - 12:43
Güncelleme: 13 Ekim 2021 - 15:45
YÖREX 11'inci kez
TOBB, ATSO ve Türkiye’deki çok sayıdaki oda, borsa, belediyeler ve ilgili kamu kurumlarının destekleriyle Antalya Ticaret Borsası’nın (ATB) YÖREX Fuarı, 20 Ekim Çarşamba günü ANFAŞ Fuar Merkezi’nde 11’inci kez düzenlenecek
Güncel
13 Ekim 2021 - 12:43
Güncelleme: 13 Ekim 2021 - 15:45
İlginizi Çekebilir