ZMO Antalya Şube Başkanı Uyardı: Mesleki haklarımız zedeleniyor!

Abone Ol

Başlıkta geçen “Mesleki haklarımız zedeleniyor!” ifadesine bir Ziraat Mühendisi olarak ben de katılıyorum. Mesleki hakların zedelenmesi, Ziraat Mühendisliğinin imajı, mesleğimizle ilgili algılar vb. birçok hususta ben de rahatsızım. Bunlarla ilgili olarak zaman zaman görüşlerimi paylaşacağım.

Bu yazımızda Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şub. Başkanı’nın açıklamalarını değerlendireceğim. Malum, önümüzdeki günlerde mesleki olarak alıştığımız ifadeyle “bayilik sınavı” yapılacak.

Başkan Ali Top’un yaptığı açıklama bu açıdan da önem kazanıyor. Şube Başkanı Ali Top yaptığı açıklama sırasında “Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi olarak kamuoyuna ve yetkili mercilere önemle duyurmak isteriz ki; bitki koruma ürünleri, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği, gıda güvenliği ve çevre sağlığı açısından kritik öneme sahiptir. Bu ürünlerin satış ve denetimi, mevzuatla sıkı bir şekilde düzenlenmiş olup, esas itibariyle tarım bilimleri konusunda uzman meslek gruplarının yetki alanındadır.”

Tarım adına konuşan herkesin ve bilhassa meslektaşlarımızın bu ifadelerin önemini kavraması ve kendi alanlarıyla ilgili doğruları söylemekten, söz almaktan vazgeçmemeleri gerekiyor. İnsanlık var oldukça tarımsal üretim de var olacaktır. Bu işi bizler yapıyoruz.

ZMO Başkanı bu açıklamaları Bitki Koruma Ürünleri Bayi ve Toptancılık Sınavı ve Bitki Koruma Ürünleri Satış Yetki Belgesinin kimlere verildiği ve verilmesi gerektiğiyle ilgili yapıyor. Başkan diyor ki: “5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun 12. maddesi uyarınca, bitki koruma ürünleri yalnızca yetkin kişiler tarafından uygulanabilir ve satılabilir. Bu doğrultuda çıkarılan "Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelik" in 5. ve 6. maddelerinde, bayilik belgesi almak ve sınava katılmak için öncelikli meslek grubu olarak Ziraat Mühendisleri belirtilmiştir.”

Ve Başkan, uzun yıllardır orman mühendislerinin, eczacıların ve kimyagerlerin ilgili sınava girmelerine izin verildiği ifadesini, sözlerine ekliyor.

Ve Başkan diyor ki: “Diğer meslek gruplarına bitki koruma ürünlerini satma yetkisinin verilmesi, ziraat mühendislerinin anayasal mesleki haklarının zedelenmesine yol açmaktadır. Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi olarak; Orman Mühendisleri, eczacı ve kimyagerlerin sınava dahil edilmesi yönündeki mevcut uygulamanın, kamu yararına aykırı olduğunu vurguluyoruz.” Bu ifadeye ben de katılıyorum.

Açıkçası bu konuda daha önce de yazdım. Herkes kendi işini yapmalıdır. Ziraat Mühendislerinin uzmanlık alanıyla ilgili olan “bitki koruma ürünlerinin satışının” başka meslek sahiplerinin yapmasına da izin vermek kabul edilemez.

Ziraat Mühendisleri, eczacıların, kimyagerlerin, orman mühendislerinin işlerini yapabiliyor mu? Peki onların ziraat mühendislerinin işlerini yapmalarına neden izin veriliyor?

Meslektaşımız Ali Top, orman Mühendisleri, eczacı ve kimyagerlerin eğitim müfredatında; bitki sağlığı, entomoloji, fitopatoloji, nematoloji, bakteriyoloji, viroloji ve her grubun mücadelesi için kullanılacak kimyasal madde bilgilerini içeren bitki korumanın temel dersleri bulunmadığını söylüyor.

Başkan doğru söylüyor. Ancak ben de farklı bir yaklaşım getireyim. Ziraat Fakültesi müfredatları içerisine orman mühendisliği, kimyagerlik, eczacılık alanlarından dersler konulsun ve bizlere de o yetkiler verilsin.

Bu alanlarla ilgili bir bağlantı bulunamaz diye kimse kibirlenmesin. Anorganik kimya, kimyasal bileşimler, bizim alanımız içine şık diye düşer. Orman alanlarındaki tarımsal üretim, mantar, diğer bitkiler de bize selam veriyor. İsterseniz eczacıların sattıkları ürünleri de bir kontrol edelim. İllaki kimyasal antibiyotik demeyin ha, doğal olanları da var.

İşin özü, bizlerin meslek hakları zedeleniyor. Mesleğimizin itibarı zedeleniyor. Her meslek dalı kendi işini yapmalıdır. Devlet yetkililerimizin de hukuki düzenlemelerde bu tür konulara izin vermemesi gerekiyor.

Son not: Ziraat Mühendisliği itibar kavgası vermekte geç kalmamalıdır.