10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı önünde çeşitli siyasi parti, sendikalar ile sivil toplum örgütleri tarafından gerçekleştirilecek olan Emek, Barış ve Demokrasi mitingine düzenlenen bombalı saldırıda hayatını kaybedenler Antalya'da anıldı. Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri'nin çağrısı ile aralarında CHP, HDP, DİSK, KESK, TMMOB, TTB ile çok sayıda siyasi parti, sendika ve STK Attalos Meydanı'nda düzenlenen anma törenine katıldı. Patlamada hayatını kaybedenlerin fotoğrafları ve isimlerinin bulunduğu üzerinde 'Katilleri tanıyoruz, hesabını soracağız' yazılı pankart açan yaklaşık 250 kişilik grup adına basın açıklamasını okuyan Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez, "Türkiye tarihinin en büyük kitle katliamında kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anıyoruz" dedi.
‘Adalet vicdanlarda tecelli etmedi’
Tutuklu sanıklar yönünden 10 Ekim davasının karara bağlandığını ve 9 kişi hakkında 101 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verildiğini hatırlatan Sönmez, "Ana dosyadan tefrik edilen firari sanıkların yargılandığı dosya, Türkiye’de ilk defa İnsanlığa Karşı Suç kavramının yargıya konu edilmiş dosyası oldu. Bu yönüyle 10 Ekim Katliamı, Türkiye siyasi tarihi ve yargı tarihi bakımından da kamuoyunu ilklerle buluşturan bir konumdadır. 16’sı firari, biri tutuklu 17 sanık yönünden yargılama devam etmekte olup davanın duruşması; 24 Kasım’da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecektir. 5 yıldır katıldığımız her duruşmada, katliamda ihmali olan kamu görevlilerinin ve sorumlulukları bulunan siyasetçilerin de yargılanması gerektiğini dile getirdik. Mahkeme salonlarında denk gelmediğimiz adalet, kamuoyu vicdanında da tecelli etmiş değil" ifadelerini kullandı.
‘Açıklığa kavuşturulmalı’
İki seçim arasında yaşanan 10 Ekim Ankara Katliamı'nın siyasi bir cinayet olduğunu iddia eden Sönmez, "Yakın tarihimizin en karanlık döneminin aydınlığa kavuşması için siyasetçileri de ellerine vicdanlarına koymaya, gerçekleri açıklığa kavuşturmaya çağırıyoruz: Türkiye'nin barış umuduna darbe vuran, insanları sokağa çıkamaz hale getiren 7 Haziran ile 1 Kasım 2015 seçimleri arasında yaşanan olayların sorumlusu kimdir? Bizim çocuklarımız neden öldürüldü? Bilinmelidir ki, insanlığa karşı işlenen bu suçların faillerini gizleyenler, bu suçların ortağıdır. Kardeşlerimizin hayatlarından, bizlerin acılarından oy devşirenleri asla affetmeyeceğiz. 10 Ekim katliamı, kendinden önce aydınlatılmamış 5 Haziran 2015 Diyarbakır ve 20 Temmuz 2015 Suruç katliamları gerçek anlamda araştırılsa ve failleri bulunsaydı hiç yaşanmayacaktı" şeklinde konuştu. Yapılan açıklamanın ardından grup üyeleri meydana karanfil bıraktı.
Ramazan BOZCA
‘Adalet vicdanlarda tecelli etmedi’
Tutuklu sanıklar yönünden 10 Ekim davasının karara bağlandığını ve 9 kişi hakkında 101 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verildiğini hatırlatan Sönmez, "Ana dosyadan tefrik edilen firari sanıkların yargılandığı dosya, Türkiye’de ilk defa İnsanlığa Karşı Suç kavramının yargıya konu edilmiş dosyası oldu. Bu yönüyle 10 Ekim Katliamı, Türkiye siyasi tarihi ve yargı tarihi bakımından da kamuoyunu ilklerle buluşturan bir konumdadır. 16’sı firari, biri tutuklu 17 sanık yönünden yargılama devam etmekte olup davanın duruşması; 24 Kasım’da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecektir. 5 yıldır katıldığımız her duruşmada, katliamda ihmali olan kamu görevlilerinin ve sorumlulukları bulunan siyasetçilerin de yargılanması gerektiğini dile getirdik. Mahkeme salonlarında denk gelmediğimiz adalet, kamuoyu vicdanında da tecelli etmiş değil" ifadelerini kullandı.
‘Açıklığa kavuşturulmalı’
İki seçim arasında yaşanan 10 Ekim Ankara Katliamı'nın siyasi bir cinayet olduğunu iddia eden Sönmez, "Yakın tarihimizin en karanlık döneminin aydınlığa kavuşması için siyasetçileri de ellerine vicdanlarına koymaya, gerçekleri açıklığa kavuşturmaya çağırıyoruz: Türkiye'nin barış umuduna darbe vuran, insanları sokağa çıkamaz hale getiren 7 Haziran ile 1 Kasım 2015 seçimleri arasında yaşanan olayların sorumlusu kimdir? Bizim çocuklarımız neden öldürüldü? Bilinmelidir ki, insanlığa karşı işlenen bu suçların faillerini gizleyenler, bu suçların ortağıdır. Kardeşlerimizin hayatlarından, bizlerin acılarından oy devşirenleri asla affetmeyeceğiz. 10 Ekim katliamı, kendinden önce aydınlatılmamış 5 Haziran 2015 Diyarbakır ve 20 Temmuz 2015 Suruç katliamları gerçek anlamda araştırılsa ve failleri bulunsaydı hiç yaşanmayacaktı" şeklinde konuştu. Yapılan açıklamanın ardından grup üyeleri meydana karanfil bıraktı.
Ramazan BOZCA