Antalya’da kolları Mustafa Sağır’a nakledilen Emin Konar’ın annesi Hatice Konar, “Sevdiğinin elini tutup yanıma gelsin, sadece ellerine dokunmak istiyorum yavrumun” dedi
Antalya'da 31 Ocak'ta geçirdiği trafik kazası sonrasında tedaviye alındığı Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi'nde 1 Şubat'ta beyin ölümü gerçekleşen Emin Konar'ın kolları ve organları bağışlandı. Konar'ın kolları, 2 Şubat'ta AÜ Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Özlenen Özkan ile aynı bölümdeki öğretim üyesi eşi Prof. Dr. Ömer Özkan ve 35 kişilik ekibince başarılı bir operasyonla Mustafa Sağır'a nakledildi. Oğlu Emin Konar'ın yasını tutan anne Hatice Konar, evladının organlarını hiç tereddüt etmeden bağışladığını söyledi. Sadece ellerini bağışlarken tedirgin olduğunu belirten Hatice Konar, "Ellerine dokunamayacağım için çekindim. Ama biliyorum ki ihtiyacı olan birine gitti" dedi.
Ellerine dokunmak istiyorum
Oğlunun organlarıyla diğer hastalara hayat, ışık olduğunu kaydeden Hatice Konar şöyle konuştu: "Hepsi yavrumdan birer parça taşıyor. Tek dileğim o hastaların sağlıklarına kavuşması. Bir evladım gitti, ama kaç evladım oldu şimdi. Her zaman ziyaretimize gelsinler. Oğlumun ellerini verdiğim genç, sevdiğinin elini tutup yanıma gelsin, sadece ellerine dokunmak istiyorum yavrumun. Baba Mustafa Konar ise "Umarım evladımızın organları iyi insanlara gider, vatana, millete faydalı olurlar. Dua etsinler. Her zaman kapımız onlara açık. Menfaat için değil, insanlık için bağış yaptık" dedi.
Büyük acılar bağışla hafifleyecektir
AÜ Hastanesi Organ Nakli Merkezi Koordinasyon Sorumlusu Uzm. Dr. Nilgün Keçecioğlu ise, organ nakillerinin çok büyük emek ve altyapı ürünleri olduğunu belirtti. Nakillerin yapılması, hastalara hayat vermek için aracılık yaptıklarını kaydeden Uzm. Dr. Keçecioğlu, "Ama bunu asıl başaranlar organ bağışında bulunanlar. Organ bağışı yapan ailelere başsağlığı ve sabır diliyorum. Hayatını kaybedenleri rahmetle anıyorum. İnanıyorum ki yaptıkları bağışlarla en büyük acıları hafifleyecektir" diye konuştu.
Kol ve yüz bağışı özel bir durum
'Organ' ve 'doku' bağışına ailelerin ikna edilmesinin çok önemli olduğuna işaret eden Uzm . Dr. Keçecioğlu, ikisi arasında önemli bir ayrım olduğunu kaydetti. Organ bağışında birinci noktada ölmek üzere olan insanlara hayat verildiğini anlatan Dr. Keçecioğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "İnsanlar aynı acıyı çektiği için bu konuda karar vermeleri daha kolay oluyor. Vicdanları biraz daha hızlı harekete geçiyor. Dokular, yani gözle görebildiğimiz ekstremite dediğimiz kol ve yüz çok özel bir durum. Kişi bağışladığı yakınının böbreğini hiçbir zaman göremez, hissedebilir, ancak bağışladığı kolu görebilir. Kişi bunu görmeyi istiyor mu? Kendi çocuğunun ellerini başka birinde gördüğünde onu tutabilecek mi? Ailenin bu noktaya gelmesi çok zor. Her aile ya da birey yakınını kaybettiği zaman onu başkasında görmek istemeyebilir. Başkasını yaşatmak isteyebilir ama başkasında onun yüzünü ya da elini görmek istemeyebilir."
DHA