Doğrudan 7 milyona yakın çalışanı ilgilendiren yeni asgari ücreti belirleme çalışmalarında süreç, yarın resmi olarak başlayacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde yapılacak toplantıda, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için Türk-İş temsil edecek. Yarın yapılacak ilk toplantı öncesinde işçi temsilcileri Türk-İş, Hak-İş ve DİSK, 81 ilde ortak açıklama yaptı. Yapılan açıklamada 2022'de geçerli olacak asgari ücretin ekonomideki gelişmeler de dikkate alınarak insana yakışır bir yaşam düzeyini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gerektiği kaydedildi.
İnsanca yaşamaya uygun olmalı
Antalya'da açıklamayı yapan Türk-İş Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş 1 Nolu Şube Başkanı Cemil Ünal, asgari ücretin, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir ücret olduğunu belirterek, "Bu yönüyle asgari ücret, insanın yaşaması ve varlığını sürdürebilmesi için gerekli olan asgari gelir kaynağıdır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Anayasası'nın girişinde, ‘işçinin ve ailesinin yalnızca geçimini temin eden ücret, insanca yaşamaya yeterli bir ücret değildir. Halbuki işçinin insanca yaşaması için yeterli ücrete sahip olması gerekir’ ifadesine yer verilmiştir" dedi.
Toplumun tümünü ilgilendiriyor
Üç işçi konfederasyonunun insan onuruna yaraşır bir asgari ücret belirlenmesi taleplerini bir araya gelerek kararlaştırdığını vurgulayan Ünal, "İşçilerin önemli bir bölümünün temel sorunu olan asgari ücretin, belirlediğimiz ve savunduğumuz ilkeler doğrultusunda karara bağlanması büyük önem taşımaktadır. Ücretli çalışanların yarıya yakını asgari ücret ve civarında bir gelir elde etmektedir. Sosyal güvenlik primine esas ortalama kazanç da asgari ücretin biraz üzerindedir. Asgari ücret belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendirmektedir. Bu nedenle, 2022 yılında geçerli olacak asgari ücretin, ekonomide yaşanan gelişmeler de dikkate alınarak, insana yakışır bir yaşam düzeyini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gereği ortak düşüncemizdir" ifadelerini kullandı.
Düşük belirlenmesi kabul edilemez
Asgari ücretin, emeğe gösterilen saygının bir ölçüsü olduğunu belirten Cemil Ünal, "Sosyal devlet anlayışı çerçevesinde, gelir dağılımında adaleti ve iyileştirmeyi temel alan, refahın geniş kitlelere yayılmasını amaçlayan bir yaklaşımla tespit edilmesi toplumsal huzur ve iş barışının sağlanması için gereklidir. Asgari ücret bir pazarlık ücreti değildir. İşçinin ailesiyle birlikte insanca yaşamasını sağlayacak gelirdir. Asgari ücretin belirlenmesi müzakerelerinde göz önünde tutulması gereken öncelikli husus, çalışanların karşı karşıya bulundukları geçim koşullarıdır. Çalışanlar, yaşanılan ekonomik sıkıntıların nedeni değil mağdurudur ve ‘ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum’ gerekçesiyle asgari ücretin düşük belirlenmesi kabul edilemez" şeklinde konuştu.
Ramazan BOZCA
İnsanca yaşamaya uygun olmalı
Antalya'da açıklamayı yapan Türk-İş Antalya İl Temsilcisi ve Yol-İş 1 Nolu Şube Başkanı Cemil Ünal, asgari ücretin, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir ücret olduğunu belirterek, "Bu yönüyle asgari ücret, insanın yaşaması ve varlığını sürdürebilmesi için gerekli olan asgari gelir kaynağıdır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Anayasası'nın girişinde, ‘işçinin ve ailesinin yalnızca geçimini temin eden ücret, insanca yaşamaya yeterli bir ücret değildir. Halbuki işçinin insanca yaşaması için yeterli ücrete sahip olması gerekir’ ifadesine yer verilmiştir" dedi.
Toplumun tümünü ilgilendiriyor
Üç işçi konfederasyonunun insan onuruna yaraşır bir asgari ücret belirlenmesi taleplerini bir araya gelerek kararlaştırdığını vurgulayan Ünal, "İşçilerin önemli bir bölümünün temel sorunu olan asgari ücretin, belirlediğimiz ve savunduğumuz ilkeler doğrultusunda karara bağlanması büyük önem taşımaktadır. Ücretli çalışanların yarıya yakını asgari ücret ve civarında bir gelir elde etmektedir. Sosyal güvenlik primine esas ortalama kazanç da asgari ücretin biraz üzerindedir. Asgari ücret belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendirmektedir. Bu nedenle, 2022 yılında geçerli olacak asgari ücretin, ekonomide yaşanan gelişmeler de dikkate alınarak, insana yakışır bir yaşam düzeyini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gereği ortak düşüncemizdir" ifadelerini kullandı.
Düşük belirlenmesi kabul edilemez
Asgari ücretin, emeğe gösterilen saygının bir ölçüsü olduğunu belirten Cemil Ünal, "Sosyal devlet anlayışı çerçevesinde, gelir dağılımında adaleti ve iyileştirmeyi temel alan, refahın geniş kitlelere yayılmasını amaçlayan bir yaklaşımla tespit edilmesi toplumsal huzur ve iş barışının sağlanması için gereklidir. Asgari ücret bir pazarlık ücreti değildir. İşçinin ailesiyle birlikte insanca yaşamasını sağlayacak gelirdir. Asgari ücretin belirlenmesi müzakerelerinde göz önünde tutulması gereken öncelikli husus, çalışanların karşı karşıya bulundukları geçim koşullarıdır. Çalışanlar, yaşanılan ekonomik sıkıntıların nedeni değil mağdurudur ve ‘ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum’ gerekçesiyle asgari ücretin düşük belirlenmesi kabul edilemez" şeklinde konuştu.
Ramazan BOZCA