Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, birçok iş yerinin koronavirüs önlemleri için kapatılarak, işçilerin evlerine gönderildiğini anlattı ve “İşsizlik sigortasının böyle bir aşamada devreye girmesi gerekiyor. Bu işçilerin ev kiraları, elektrik su ödemeleri, marketten alacakları ekmek ve diğer yiyecek maddeleri, suları ertelenemez. İşçinin cebinde para yoksa nasıl alacak ekmeği, hayatını nasıl sürdürecek? Bu işçiler evlerine ekmek götürmek zorunda. İş yerlerini kapatmak korona önlemleri açısından güzel bir tedbirdir ancak, insanların mağdur olmaması gerekir. İnsanları koronadan koruyalım derken, açlıktan öldürmemek de bir tedbirdir. Asıl konu budur. Birçok işçi eve gönderilirken maaşlarını alamadı. Nasıl olacak bu iş?“ diye sordu.
‘Yoksulluk ve sağlıksız koşullar’
‘İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin bir parçası olarak iş yerlerinin hijyenini sağlamak işverenin, bunu denetlemek ise devletin görevidir’ diyen Yahyaoğlu, “İş yerleri işçilerin topluca bir arada bulunduğu yerlerdir. İşverenler işçilerin bir arada bulundukları ortamların özellikle ortak kullanılan tuvalet, yemekhane, gibi alanların hijyenini acilen sağlamalı, işçi sağlığı kapsamında alınması gereken tüm tedbirleri almalıdır. Sendika olarak işverenleri iş yerlerinde koruyucu sağlık hizmetlerini uygulamaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz. İşverenlerin kriz anında işçilerin iş akitlerini fesih etmeyip kendi sorumluluklarını yerine getirmesi gerekiyor. Yıllarca bu işçiler onlara para kazandırdı. Ücretsiz izin teklif edilmesi ve dayatılması konuları gündemde ve birçok otelde ücretsiz izin kağıdı işçilere imzalatıldı. Devlet işsizlik sigortasıyla devreye girmek zorunda vatandaşın ev kiralarını ve zorunlu harcamaları konusunda yardımcı olmak zorunda. İşverenler de, işçilere ücretsiz izin uygulamasını dayatmamak zorunda. Çözüm aranacaksa da işverenler de kendi sorumluluklarını hatırlamak zorundalar. Virüsün yayılma hızına etki eden en önemli faktörlerden biri de yoksulluk ve buna bağlı sağlıksız yaşam koşullarıdır. Başta sağlık olmak üzere, kamusal hizmetlere erişim tümüyle parasız hale getirilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır. Sağlıksız çalışma koşulları yüzünden her yıl yüzlerce işçinin hayatını ve sağlığını kaybettiği ülkemizde, işçilerin koronavirüs salgını karşısında tehdit altında olduğunu ifade ediyoruz” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES
‘Yoksulluk ve sağlıksız koşullar’
‘İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin bir parçası olarak iş yerlerinin hijyenini sağlamak işverenin, bunu denetlemek ise devletin görevidir’ diyen Yahyaoğlu, “İş yerleri işçilerin topluca bir arada bulunduğu yerlerdir. İşverenler işçilerin bir arada bulundukları ortamların özellikle ortak kullanılan tuvalet, yemekhane, gibi alanların hijyenini acilen sağlamalı, işçi sağlığı kapsamında alınması gereken tüm tedbirleri almalıdır. Sendika olarak işverenleri iş yerlerinde koruyucu sağlık hizmetlerini uygulamaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz. İşverenlerin kriz anında işçilerin iş akitlerini fesih etmeyip kendi sorumluluklarını yerine getirmesi gerekiyor. Yıllarca bu işçiler onlara para kazandırdı. Ücretsiz izin teklif edilmesi ve dayatılması konuları gündemde ve birçok otelde ücretsiz izin kağıdı işçilere imzalatıldı. Devlet işsizlik sigortasıyla devreye girmek zorunda vatandaşın ev kiralarını ve zorunlu harcamaları konusunda yardımcı olmak zorunda. İşverenler de, işçilere ücretsiz izin uygulamasını dayatmamak zorunda. Çözüm aranacaksa da işverenler de kendi sorumluluklarını hatırlamak zorundalar. Virüsün yayılma hızına etki eden en önemli faktörlerden biri de yoksulluk ve buna bağlı sağlıksız yaşam koşullarıdır. Başta sağlık olmak üzere, kamusal hizmetlere erişim tümüyle parasız hale getirilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır. Sağlıksız çalışma koşulları yüzünden her yıl yüzlerce işçinin hayatını ve sağlığını kaybettiği ülkemizde, işçilerin koronavirüs salgını karşısında tehdit altında olduğunu ifade ediyoruz” şeklinde konuştu.
Esra ALTUNKES